Altı kitap 6 öykü
Başpınar’ın akıcı dili, sahici bir üslup ile birleşince karşımıza taşradan yüreğe dokunan başarılı öyküler çıkmış diyebiliriz. Yaşanan acıyı ajite etmeden, gereksiz bir duygusallığa büründürmeden aktarabilmiş olması ise yazarın ortak özellikteki metinlerinde yakaladığı en önemli başarısı.
Mustafa Başpınar’ın ikinci öykü kitabı Dergah Yayınları etiketiyle çıktı. Okuru ilk öyküden itibaren yoğun bir “hüzün” ve peşini hiç bırakmayan “yalnızlık” hissi bekliyor, bizden söylemesi. Ama bu kötü bir şey değil. Başpınar’ın akıcı dili, sahici bir üslup ile birleşince karşımıza taşradan yüreğe dokunan başarılı öyküler çıkmış diyebiliriz. Yaşanan acıyı ajite etmeden, gereksiz bir duygusallığa büründürmeden aktarabilmiş olması ise yazarın ortak özellikteki metinlerinde yakaladığı en önemli başarısı. Mustafa Başpınar’ın kalemindeki ustalığı bilhassa ayrıntıların okura aktarımında görebiliyoruz. Anlatıcı zihninde canlanan görüntüyü, kurduğu kısa, net cümlelerle seri bir şekilde veriyor; bu durum okurun yorulmadan atmosfere dâhil olup yazarın arzuladığı etkinin içine girmesini sağlıyor. Naçizane tavsiyemiz direnmeden bu atmosfere dâhil olmanız yönünde, pişman olmazsınız.
Annemin Gözleri, Mustafa Başpınar, Dergâh Yayınları
- Zeynep Hicret’in ikinci öykü kitabı Hece Yayınları’ndan çıktı. Eser yazarın şiirsel üslubunun ön plana çıktığı on öyküden oluşuyor. Yazar eserinde genel olarak uzun öykülere yer vermiş. Ana karakterlerinin çoğu kadın olmasının yanında yazar, hem tuhaf hem de alışılagelmiş karakterlerin öykülerini kurguluyor. Tüm bunları yaparken gerçek hayattaki trajik olayları kendi kurgu cenderesinde yoğurarak tekrar yazıyor. Gerçekçi tutumunu ayrıntılı tasvirlerle, günlük konuşma dilini ustaca metne yansıtarak, fantastik dokundurmalar üzerinden özenle seçilmiş yoğun cümlelerle sürdürüyor. Çolak Hattat kararında yazılmış bir kitap olarak okurunu oracıkta bekliyor.
- Çolak Hattat, Zeynep Hizret, Hece Yayınları
Bilimkurgu kitapları üzerine konuşurken iyi edebiyat/süper fikir arasında kalabilirsiniz. Özellikle türün Türk edebiyatındaki tarihinde bu iki özelliğin kesişmediği zamanlar çoğunluktadır. İyi fikir güzel işlendiğinde ise ortaya çıkan metin gerçek edebiyata dâhil olur. Bu ortaklığa güzel örnekler kazandırarak raflardaki yerini alan Dünyalılar’da ise pek çok önemli isim, ödüllü öyküleriyle okuru selamlıyor. Türk edebiyatının bilimkurgu yolculuğunda önemli bir eser. Uzaylılar gelmeden okuyun!
Dünyalılar, Kolektif, İletişim Yayınları
- Minareden Düşen Ezan adlı ilk öykü kitabı 2014 yılında Hece Yayınları’ndan çıkan Mehmet Kahraman’ın ikinci öykü kitabı da yine Hece Yayınları etiketiyle okura ulaştı. Yazarın öyküleri Heceöykü, Mahalle Mektebi, İtibar, Dergâh ve Türk Dili dergilerinde yayımlandı. Öykü üzerine yetkinliğini ilk kitabında ispat etmiş yazar, ikinci kitabında aile ve iş hayatını öykülerinin merkezine alıyor. Buradan yola çıkarak bireylerin psikolojik ve sosyolojik durumlarını samimi tespitlerle okuyucunun içine dokunaraktan aktarıyor. Tüm bunları kör göze parmak sokmadan akıcı, titiz bir anlatım kullanarak yapıyor. Hayatın dışında olan olaylara yer yok Mehmet Kahraman’ın metinlerinde. Öykülerin temelini anne, baba ve çocuk teması üzerine inşa ediyor. Ayrıca ölüm teması hayatın kıymetini belli etmek istercesine hissettirilmeden vurgulanıyor. Hal böyle olunca hakkı verilmiş bir ikinci kitap okuyucuyu selamlamış oluyor.
- Işıklar Açık Kalsın, Mehmet Kahraman, Hece Yayınları
“Her okuyan kendinden bir şeyler bulacak. Kimi postmodern bir metin, kimi modern öykünün başyapıtı, kimi klasik öykünün dirilişinin ayak sesi olarak değerlendirecek.” Kitapta okura seslenen bu cümle aynı zamanda öykülerdeki çeşitli oyunlara selam gönderiyor. Hayatla ilişkisinde sürekli bir şeyleri kaçıran kahramanın kırılgan ama neşeli öyküsü anlatılıyor. Tüm bunlarla birlikte anlatılanlar naif hikayelerden oluşuyor. Farklı tekniklerin uygulandığı metinler üslup ortaklığıyla birbirine bağlanıyor. Maçı kaybettikten sonraki hüznü, kurgunun dışına çıkarak anlatmayı başarabilen bir kitap okuru bekliyor.
Maçı Kaybettik, İsmail Demirel, MGV Yayınları
- “1 Uzun 19 Kısa Hikaye” alt başlığıyla okurla buluşan kitap, yazarın da kurguya müdahaleleriyle garipleşen maceralardan oluşuyor. Anlatıcının kurduğu “Duygularını kaybetmiş şair için aynı şeyi söylemek mümkün müdür, orasını bilemem ama olayını kaybetmiş öykücü ölmüş demektir.” cümlesinin hakkını vererek Yavuz Ahmet, günlük hayattan farklı ihtimallerle işleyeceği enstantaneler yakalayıp bol hareketli metinlere ulaşıyor. Alışılmadık kelime oyunları ve ilginç öykü başlıklarıyla dikkati sürekli kendinde tutmayı başaran Pijama ve KRAVAT, kurgu oyunlarını paylaşacak okurunu bekliyor.
- Pijama ve Kravat, Yavuz Ahmet, Avangard Yayınları