Dolapdere: Bit Pazarı

Dolapdere, Bit Pazarı
Dolapdere, Bit Pazarı

Kullandığımız birçok eşyanın bir üst modeli çıktığında hemen gözümüzden düştüğü bir dünyada, “eskiye rağbet olsa bit pazarına nur yağardı” atasözüne inat ettik, Dolapdere Bit Pazarı’nı gezdik…

"Eskici geldi haaanım!"

Bugün hayatımızdan eksilen bu ses, bundan on yıl öncesine kadar Türkiye’nin birçok sokağında pencerelerimizden içeriye giriyordu. Mahallenin kadınları pencerelere koşup, tahta el arabasını iten eskiciye sesleniyor, bir koşu evindeki eskileri sokağa indiriyordu. Çeyizlik bir ibrik, play düğmesi bozulmuş bir teyp, taşları dökülmüş bir avize, yırtılmış leğenler, gazeteler, dededen kalma gramofonlar…

Yediden yetmişe herkesin ruhuna dokunacak Pazar...
Yediden yetmişe herkesin ruhuna dokunacak Pazar...
Karşılığında, eşyanın değerine göre üç-beş lira yahut birkaç mandal…

Şimdilerde ise genellikle çöpe atıyoruz hayatımızda artık yeri olmayan eskilerimizi. Birileri bulup, bit pazarlarında onları yeniden hayatın içine sokuyor. O halde, bir bakalım neler var Dolapdere Bit Pazarı’nda… Hem, eskiye bakmak tüketim hastalığından muzdarip ruhumuza da belki iyi gelir…

ERKEN GIDIN!

Pazar günleri kurulan ve İstanbul’un Dolapdere semtinde bulunan bit pazarına gitmek için metronun Osmanbey durağında inip, Pangaltı çıkışından çıktıktan sonra Ramada Otel’in hemen sağındaki sokaktan iniyoruz. Yokuş bittiğinde tarihi yapıların yanında uzanan, sırtını Panayia Avengelistria Kilisesi’ne vermiş Dolapdere Bit Pazarı karşımıza çıkıyor. Pazarı bulmak kolay, kime sorsanız gösterir. Yeter ki siz sabah erkenden gidin çünkü öğleden sonra pazarın yerinde yeller esiyor.

Eskinin o zaman kokan kokusu dolacak ciğerleriniz...
Eskinin o zaman kokan kokusu dolacak ciğerleriniz...

Sokağa girdiğinizde eski eşya kokusu dolacak ciğerlerinize. Envai çeşit koltuk, dolap, komodin gibi eski eşya, elektronik cihazlar, eski kitaplar, plaklar, filmler, afişler. Kim bilir en son ne zaman bir çocuğa hayaller kurdurmuş bir kurşun asker, umutla baba evinden kendi evine doğru yol almış bir gelinin çeyizinden kalma el oyması bir sandık, evin yaşlı babasının ölümünün ardından eskiciye verilmiş bir çift asker çizmesi. O hafta sizin uğrama şerefinize tezgaha artık ne düştüyse…

İKINCI ELDEN YEDINCI ELE

Pazarda ikinci el eşya da bulmak mümkün, yedinci el de.

Tezgahlar arasında gezinirken gördüğünüz eşyaların çoğu sizi çocukluğunuza götürecek. “Aa, bundan bizde de vardı.” diyerek bol bol nostalji yaşayacaksınız. Ne alacağınızı bilmeden, öyle bir dolaşayım niyetiyle buradaysanız, çoğunun varlığını yıllar önce unuttuğunuz, gerekli-gereksiz eski eşyalar arasında kaybolacaksınız.

Kimi zaman ise o tarihi, eskimiş yapraklarda bulacaksınız...
Kimi zaman ise o tarihi, eskimiş yapraklarda bulacaksınız...

Pazar, koleksiyoncular içinse büyük bir fırsat fakat biraz sabır istiyor yere açılmış tezgahlarda aradığınızı bulmak. İlk bakışta ıvır zıvır dolu gibi görünen tezgahları biraz karıştırdığınızda eski ve değerli bir saat, tespih, fotoğraf makinası bulmak pekala mümkün.

  • BİT PAZARLARINDA NASIL ALIŞVERİŞ YAPILIR?
  • -Pazarlık yaparak alacağınız eşyalar için yanınızda mutlaka bozuk para bulundurun. Bir saatlik pazarlık sonrası, 50 liradan 20 liraya düşürdüğünüz bir parça için 200 liralık banknot uzatmak hoş olmayabilir.
  • Mutlaka bozuk para bulundurun...
  • -Özellikle antika eşyaları incelerken dikkatli olmakta fayda var zira satıcı esas kazancını bu parçadan sağlayacağı için kırmanız gibi bir durumda nasıl tepki verir, muamma.
  • -Elektronik eşya aldıysanız, “Biz kontrol ettik, çalışıyor.” denilmesini çok ciddiye almayın, mutlaka kendiniz kontrol edin.
  • -Çantanızda ıslak mendil bulundurun çünkü tezgahlardaki yığınları karıştırırken dokunduğunuz eşyalar pek hijyenik olmayabilir.