Dünyanın sonuna yolculuk: Ümit burnu

Ümit Burnu, Güney Afrika Cumhuriyeti'ndeki Cape Yarımadası'nın güneydeki uç noktasıdır.
Ümit Burnu, Güney Afrika Cumhuriyeti'ndeki Cape Yarımadası'nın güneydeki uç noktasıdır.

Cape Town’dan yapılacak ve bir saati aşabilecek kısa bir arabayolculuğunun ardından ulaşılabilen Ümit Burnu şüphesiz Afrikakıtasında görülmeye değer güzelliklerden biri. Okyanuslaçevrelenmiş Cape Yarımadası boyunca Ümit Burnu’na uzananyol nadir rastlanabilecek bir tabiat güzelliği sunuyor. Muhteşemmavisiyle okyanus… İçinde yaşattığı canlıları sanki göstermeyeçalışırmışçasına canlı duran dağlar... Ciğerlerinize kadar işleyenokyanus havası ile karışan çiçek kokuları...


Avrupa’ya bir ümit

Ümit Burnu’nun dünya ekonomi tarihinde sahip olduğu yer, şüphesiz göz ardı edilemeyecek derecede önemli. Bu özelliğiyle tarih ile tabiat güzelliğinin iç içe geçtiği dünya üzerindeki nadir yerlerden biridir burası. Hem Avrupalıların bölgeye ayak bastıkları 15. yüzyıldan günümüze kadar geçen onca zaman boyunca tabiat güzelliği değişmeden gelen burası gibi kaç yer vardır ki…

Denize doğru uzanan kayalık bir burun olan Ümit Burnu denizden yaklaşık 245 metre yüksektedir.
Denize doğru uzanan kayalık bir burun olan Ümit Burnu denizden yaklaşık 245 metre yüksektedir.
Ümit Burnu keşfedilerek Atlas Okyanusu’na gemilerin açılmasıyla o dönem kullanılan doğu ticaret yolları artık eski önemini kaybeder ve yine o dönemin çok önemli ticaret güzergâhlarından biri olan Akdeniz ikinci derecede önemli bir yer durumuna gelir.

Dönüm noktası olarak adlandırılabilecek bu gelişme Avrupa başta olmak üzere dünyada ciddi bir kırılmaya da sebebiyet verir şüphesiz. Ümit Burnu’nun isim hikâyesi ise bir hayli ilginçtir. Buraya ilk ulaşan kâşif olan Portekizli Bartolomeu Dias burayı ilk olarak Fırtınalar Burnu olarak adlandırır. Burası gerçekten de Dias’ın isimlendirdiği şekilde Fırtınalar Burnu olarak adlandırılabilecek bir durumdadır. Zira şiddetle kayalıklar arasında okyanusu köpürterek dalgalandıran rüzgâr ve akıntı burada asla dinmez. Fakat sonrasında Fırtınalar Burnu ismi, buraya gelecek denizcilere moral vermek ve gelecek için vaadettiği ümit dolayısıyla bizzat dönemin kralı tarafından Ümit Burnu olarak değiştirilir ve bu isim günümüzde de aynı şekilde kullanılır.

Ümit Burnu'nu 1488'de Portekizli kâşif Bartolomeu Dias keşfetti ve buraya Fırtınalar Burnu adını verdi.
Ümit Burnu'nu 1488'de Portekizli kâşif Bartolomeu Dias keşfetti ve buraya Fırtınalar Burnu adını verdi.

Babunlara dikkat

Sahip olduğu bitki zenginliği dolayısıyla Unesco Dünya Kültür Mirası Listesi içerisinde yer alan Cape Yarımadası gerçekten de büyüleyici bir güzelliğe sahiptir. Burası aynı zamanda vahşi yaşama da ev sahipliği yapar. Özellikle farklı türlerde ve daha önce asla görmediğiniz kuşlar burada birkaç metre ötenizde tüm güzelliğiyle kendisini gösterebilir. Ümit Burnu’na uzanan yolda uğramadan geçilmeyecek noktalardan biri de hiç şüphesiz Afrika Penguenleri’nin kolonilerini kurdukları kumsaldır.

Ümit Burnu, çok zengin bir doğal yaşama sahiptir.
Ümit Burnu, çok zengin bir doğal yaşama sahiptir.

Karakteristik yapılarıyla görme imkânı bulunabilinecek bu sevimli penguenler, aynı zamanda ziyaretçilerine keyifli de bir seyir sunarlar. Bol miktarda balinaya da ev sahipliği yapan okyanus, eğer şansınız varsa size birkaç balinayı da seyir imkânı sunar. Kara hayvanlarından Ümit Burnu’na giden yolda karşınıza en sık çıkan hayvan ise hiç şüphesiz babun olacaktır. Genellikle grup şeklinde yollarda bulunan bu iri maymunlar, tam da buraya gelen ve bu hayvanlara yabancı olan kişilerin arabalarından inerek fotoğraflarını çekmelerini bekler. Bunu fırsat bilen babunlar arabalara girerek hırsızlık yapmaktan geri durmazlar.

Bu hayvanlara verilecek ters bir tepki ise çok daha ters bir şekilde geri döner.

Ümit Burnu, hayvan türleri bakımından da zengindir.
Ümit Burnu, hayvan türleri bakımından da zengindir.

Özellikle son yıllarda turistler ile babunlar arasında yaşanan kimi olaylar buraya gelen turistlerin yerel makamlarca bilgilendirilmeleri önlemini doğurmuştur. Ümit Burnu’na gitmişken yapılmadan dönülmemesi gereken şey ise kesinlikle bölgenin deniz ürünlerinden tatmak olacaktır. Sahip olduğu deniz ürünleri zenginliği ile zaten ciddi bir mutfağa sahip olan ülke, burada da şirin lokantalarıyla en güzel örneklerini en güzel şekliyle, hem de çok ucuz bir fiyata sunar.