Farklı ülkelerin bayram gelenekleri

Farklı ülkelerin bayram gelenekleri.
Farklı ülkelerin bayram gelenekleri.

Ulusal ya da dinsel yönden önemi olan, kutsal sayılan ve kutlanan günlerdir bayram… Her ülkenin ya da farklı toplumların kendince önemli bulduğu bir sürü bayram var. Ruslar Gözleme Bayramı’nı kutluyor, Bulgarlar Marteniçka’yı… Bir de dini bayramlar var. Müslümanlar için Ramazan ve Kurban Bayramı olarak iki bayram kutlanıyor. Her ikisi de birbirinden önemli bu günlerde tüm Müslüman alemi tek yürek oluyor. Önümüzde ise Ramazan Bayramı var. Şimdi bayram planlarını yapılmış, akraba ziyaretleri planlanmış, küçük çocuklara bayramlıklar alınmaya başlanmış, mutlulukla o kutlu günlerin gelmesi bekleniyor. Herkes bayramın ilk gününde ailecek yapacağı sabah kahvaltısının, sonrasında sevdikleriyle kucaklaşmanın, bayram harçlıklarının ve gezmenin hayalini kuruyor. Bayram bizde böyle coşkuyla ve belli ritüellerle kutlanırken farklı ülkelerde nasıl kutlanıyor hiç düşündünüz mü? İşte kimi tanıdık kimi değil farklı ülkelerin bayram gelenekleri…

Güney Afrika

Güney Afrika’da bayram ilgi çekici ve bizden oldukça farklı bir gelenekle karşılanıyor. Bu geleneğe Maan Kyker ismi veriliyor. Ay gözlemciliği anlamına gelen bu etkinlik, ramazanın bitişini haber veren yeni ayı görmeleri ile başlıyor. Oldukça eski olan bu geleneği hala sürdüren Güney Afrikalı Müslümanlar, ülkenin farklı yerlerinden başkent Cape Town’a geliyor. Şehirdeki tepelerde toplanan insanlar, ay gözlemcileriyle birlikte başlıyorlar yeni ayın doğuşunu beklemeye. Gelenek ile aynı isme sahip ay gözlemcileri Maan Kykeler, yeni ayın doğduğunu gördüğü anda resmi olarak ayın doğduğunu bildiriyor. Yeni ayı büyük bir coşkuyla selamlayan Güney Afrikalı Müslümanlar, bayram kutlamalarına başlıyor.

Nijerya

Nijerya, Ramazan Bayramı kutlamalarında en renkli görüntülerin yaşandığı ülkelerden biri. Ülkedeki Müslümanların çoğu kuzey bölgedeki Kano eyaletinde yaşıyor. Bu nedenle bayram kutlamaları çoğunlukla bu eyalette yaşanıyor. Bayramı renkli kılan gelenek ise Hawan Daushe… 600 yıllık bu gelenek at biniciliği anlamına geliyor. Bu geleneğe göre Müslüman toplulukların şefleri, bayram için özel hazırlanıyor ve gösterişli kıyafetler giyiyor. Ardından atlarını da bayram için özel olarak süslüyor. Sonra ise şehirde dolaşarak halkın bayramını kutluyor. Şefler yalnız da değil tabi. Yanlarında bulunan müzisyenler ve dansçılar da kendi gösterilerini sergiliyor. Herkesin coşkuyla katıldığı bu gelenek, bayramın nasıl coşkuyla kutlanılacağını gösteriyor.

 Bayramı renkli kılan gelenek ise Hawan Daushe… 600 yıllık bu gelenek at biniciliği anlamına geliyor.
Bayramı renkli kılan gelenek ise Hawan Daushe… 600 yıllık bu gelenek at biniciliği anlamına geliyor.

Yemen

Farklı geleneklerin yaşatıldığı bir diğer ülke de Yemen… ‘Temizlik imandandır’ hadisini temel alan bir gelenekleri bulunuyor. O da evleri boyamak… Bayramı temizlik ve berraklık içinde geçirmek isteyen Yemenliler hem evlerinin hem de kendilerinin arındıklarına inanıyor. Evlerini boyayamayanlar ise duvarlarını yıkıyor. Bu ilginç gelenek bayram boyunca devam ettiriliyor. Bu geleneğe ek olarak bayramda camilere yeni halı bağışlamak da Yemenli Müslümanlar için devam ettirilen bir etkinlik. Yemen’deki en önemli bayram geleneklerinden bir tanesi de erkeklerin gözlerine sürme çekmesi. İslam peygamberi Hz. Muhammed’in Ramazan ayında gözlerine sürme çekmesi üzerine, bu gelenek Yemenli erkekler tarafından yüzlerce yıldır devam ettiriliyor.

Pakistan

 İftarda Chaand Rat geleneği uygulanıyor. Bu geleneğe göre iftarlar yalnızca camilerde değil, açık alanlarda da düzenleniyor. Her yere büyük ve kalabalık iftar sofraları kuruluyor.
İftarda Chaand Rat geleneği uygulanıyor. Bu geleneğe göre iftarlar yalnızca camilerde değil, açık alanlarda da düzenleniyor. Her yere büyük ve kalabalık iftar sofraları kuruluyor.

Ramazan Bayramı’nı en coşkulu kutlayan ülkelerden biri de Pakistan… Ülkede bayrama hazırlıklar Ramazan ayının başında başlıyor. Özellikle camiler özenle süsleniyor. Paylaşımı artırmak ve Ramazan ayının ruhunu yaşatmak için camilerde iftarlar düzenleniyor. En sonuncu iftarda ise Chaand Rat geleneği uygulanıyor. Bu geleneğe göre iftarlar yalnızca camilerde değil, açık alanlarda da düzenleniyor. Her yere büyük ve kalabalık iftar sofraları kuruluyor. Bu sofraların olmazsa olmaz lezzeti ise, Celibi isimli geleneksel bir tatlı. Son oruçlar hep birlikte açılıyor ve bayramın gelişi kutlanıyor. Ayrıca, Chaand Rat zamanında, Pakistanlı kadınlar yaklaşan bayram için ellerine Mehndi isimli bir tür kına ile çeşitli desenler çizerek süsleniyor.

Endonezya

Endonezya’da Ramazan ayı için farklı birçok gelenek bulunuyor. Ancak Ramazan Bayramı için en güzel olanı bayram namazı… Zira herkes namaz için özenle hazırlanıyor. Özellikle küçük kasaba ve köylerde, erkek, kadın ve çocuklar bayram namazı için kentin en büyük meydanında, parkında ya da en büyük camisinde buluşuyor. Kadınlar, geleneksel namaz elbisesi olan mukenayı giyiyor. Elbise salaş bir şekilde tutturulan iki beyaz parçadan oluşuyor. Erkekler ise yakalarını kaldırdıkları uzun kollu beyaz gömlek, altına uygun bir pantolon ve dekoratif öğelerle süslenmiş, eliptik bir şekle sahip ve geleneksel bir şapka olan peci’yi takıyor. Beyaz elbise giyen binlerce kişi büyüleyici bir manzara yaratıyor.

Türkiye

Ülkemiz de bayramı bazı özel geleneklerle karşılıyor. Bunlar hepimizin aşina olduğu bayram namazı, ailecek yapılan güzel bir kahvaltı, bayramlıkları giyip süslenme, akraba ziyaretleri, çocukların şeker ya da harçlık toplaması ve daha güzel bir sürü şey…

Ancak ülkemizde de her yerde olmayan ilginç gelenekler yok değil. Onlardan birinin adresi Denizli… Çardak ilçesindeki bu gelenekte, bayramın ikinci ve üçüncü günü gençler, öğle namazından sonra bir araya geliyor ve köydekilerin ‘Dede’ olarak isimlendirdiği yaşlı bir ayağa salıncak kuruyor. Sırayla genç çocuk kim varsa bu salıncakta sallanıyor ve maniler söyleniyor. Ayrıca, küçük çocuklara şeker ve çikolata dağıtılıyor.

Türkiye'de küçük çocuklara şeker ve çikolata dağıtılıyor.
Türkiye'de küçük çocuklara şeker ve çikolata dağıtılıyor.

Bir diğer ilginç gelenek Sinop’ta yaşatılıyor. Helesa isimli gelenek bir efsaneye dayanıyor. Efsaneye göre, fırtınalı bir günde Sinop limanına demir atan bir gemi haftalarca limanda kalıyor ve gemideki erzak bitiyor. Bunun üzerine gemiciler ellerinde fenerlerle kapı kapı gezip mani söyleyerek halktan yardım istiyor. Manileri beğenen insanlar ise gemicilere para veriyor. Bu efsaneye dayanarak gençler Ramazan bayramında, ellerindeki fenerlerle mani söyleyerek kapıları çalıyor ve para topluyor. Toplanan paralar ise hayır kurumlarına bağışlanıyor.