İnsanın direniş hali

​İnsanın direniş hali.
​İnsanın direniş hali.

Allah buyurdu: “Ben sana emretmişken seni secde etmekten alıkoyan nedir?” (İblîs), “Ben ondan daha üstünüm; çünkü beni ateşten yarattın, onu çamurdan yarattın” dedi. Allah, “Öyle ise in oradan! Orada büyüklük taslamak senin haddin değildir. Çık! Artık sen aşağılıklardansın!” buyurdu. A'râf Sûresi: 12-13. Âyet

Bu ayetlerde Allah İblis’i kovmayıp isyan etmesinin sebebini sorarak kendini savunmanın herkes için bir hak olduğunu da gösterir. İblis isyanının gerekçesi olarak kendisinin ateşten, Âdem’in ise topraktan yaratılmasını göstermiş; kendisinin insandan daha değerli olduğunu bu şekilde delillendirmek istemiştir. Gerekçe kabul görmemiş ve “Öyle ise in oradan!” lafzıyla bulunduğu makamdan uzaklaştırılmıştır. Şeytanın kibre kapıldığı ve bunun cezası olarak tenzil edildiği müfessirlerce vurgulanır.

Vurgulanması gereken bir husus da şudur: Şeytan kibretmekle kalmamış, kibrini maddi bir zemin üzerine inşa etmiştir. Bu hem pozitivist bir tavrı hem de ırkçı bir nüveyi taşımaktadır. Bir ulusun kendini diğer uluslardan üstün sayışında bu şeytani düşüncenin her safhasını görebiliriz. İsrail-Filistin meselesinde bugün tekrar ayyuka çıkan bir şeytanlık bu.

Bu anlayışa verilecek karşılık ne olmalıdır? Âyet-i kerimede bunun cevabını da buluyoruz. Şeytanın kibrine, pozitivizmine çok somut bir karşılık verilmiştir: “Öyle ise in oradan!” Direniş, Allah’ın kudretli buyruğunun bizim dudaklarımızda bir duaya ve gür bir haykırışa dönüşmesiyle başlayacak. Müslüman ümmetin her bir ferdi siyonizme karşı “Öyle ise in oradan!” diye haykırdığı zaman. Orası maddi bir iktidar alanı.

Bu iktidar alanı insanlık kadar eski. Felsefenin ilkçağında Thales, yıldızlar hakkındaki bilgisine dayanarak o yıl iyi bir zeytin ürünü alınacağını kestirmiş ve daha kıştan küçük bir sermaye toplayıp onunla Milet ve Sakız’daki tüm yağ preslerine kaparo vererek hepsini kiralamak için öncelik hakkı sağlamış. Başka rakibi olmadığı için de bu ona pek ucuza gelmiş. Sonra zeytin toplama zamanında yağ preslerine büyük bir talep olunca, Thales bunları canının istediği fiyata kiralamış. Aynı işlemi şarap üretimi için de yapmış ve Mısır’a yapılan şarap ve zeytinyağı ihracatında tekel olmuş.

Tekel bugün her alanda kurulmuş durumda. İnsanın temayülü, nefsin her zaman ve her mekândaki arzusu çünkü. Bu ağın dışında kalma niyeti ise ancak şirketler depreme destek vermediğinde ya da başımıza bomba atmaya başladığında uyanıyor. Uyanmalı ve uyanık kalmalı. Direnişin imkânının ne olduğu konusunda büyük acziyetimizle çıkmaza düştüğümüz günlerde, “Ölüm hayırlıdır böyle durmadan” dediği gibi türkünün, böyle durmamanın bir yolunu bulmalı. Varoluşun yerini bulduğu, insanın ilahi kelamın doğuşundaki sosyolojik anı yakaladığı, zulme karşı kıyama durduğu bir kutlu hâl, insanın direniş hâli.