Marina Kaye: Her şarkı bir anı defteridir
Yeni nesil pop müziğin Fransız temsilcisi Marina Kaye,yeni albümü Twisted’i 2020’nin son günlerinde yayınladı.Türkiye’de GRGDN Müzik’in temsil ettiği [PIAS] Recordingsetiketiyle yayınlanan albüm müzisyenin Türk hayranlarındanda tam not aldı. 22 yaşındaki genç şarkıcı ile yeni albümünü vegündemini konuştuk.
Merhaba, Twisted’i nerede, kimlerle kaydettiniz, biraz albüm sürecinden bize bahseder misiniz?
Son iki yıldır Twisted albümü üzerine çalışıyorum. Albümün %90’ını Londra’da David Stewart ve Jessica Agombar’la (BTS’in dünya çapında rekor kıran hit teklisi "Dynamite"ın da prodüktörlüğünü ve yazarlığını yapan ikili) yazdım ve kaydettim. Yeni bir şarkı daha tamamlanmadan stüdyodan asla çıkmadım. Stüdyoda, üçümüz birlikte harika bir uyum yakaladık Onlarla çalıştığım için kendimi çok şanslı hissediyorum.
Albüme adını veren aynı zamanda da albümün açılış parçası olan Twisted’i nasıl anlatırsınız?
Twisted, metaforlarla bezeli ve yer yer teatral bir yapıya sahip bir parça… Piyano pop baladları ve elektronik/R&B tınıları da içinde barındırıyor. Sözleri ve melodisi ile vermek istediğim duygu dolu hislerin dinleyiciye geçtiğine inanıyorum.
Albüm öncesi yayınladığınız Double Life teklisinde bahsettiğiniz çifte yaşam nelere gönderme yapıyor?
Double Life; kalabalıklar içinde ve kapalı kapalı ardında yalnızken yaşadığımız farklı hayatları anlatıyor. Gündüz başka gece başka biri olmak hakkında bir şarkı… Çifte yaşam hepimizle ilgili. Hepimiz olduğumuz kişi ve olmak zorunda kaldığımız kişi arasında yaşamımızı sürdürüyoruz. Zaman zaman bu iki kişilikten birini seçmeye karar verdiğimiz anlar da olmuyor değil, ama burada, bu seçim anı geldiğinde "kaybedeceğimiz" şeyleri düşünüp genelde vazgeçiyoruz. Çözümsüz bir arada kalma hâli anlayacağınız bu.
Twisted albümünü gelecekte nasıl hatırlayacaksınız?
Son derece kişisel ve benim kişisel günlüğüm gibi olduğunu söyleyebilirim. Bu günlerdeki kendimi nasıl hatırlayacaksam öyle bir bakıma. Yani benim için "anı defteri"nden farksız bu albüm. Bu albümdeki şarkıların tamamı kafamın içinde olup bitenlere dayanıyor. Her şarkı genç bir kadın olarak yaşadıklarımı anlatıyor yani aşk, korku, öfke, intikam ve tutku gibi duygular…
Henüz 13 yaşında keşfediliniz ve Homeless şarkınız dünya çapında başarı yakaladı. Tüm bunlar sizi nasıl etkiledi?
Olumsuz etkilediğini düşünmüyorum. Bu kadar erken yaşta edindiğim bu tecrübe beni güçlendirdi ve şu an olduğum kişi yaptı. Böyle bir şans yakalamasaydım her şey çok daha farklı olabilirdi, bilemiyorum. Ama hepsi için minnettarım.
Fransa salgından etkilenen ülkelerin başında geliyor... Peki siz süreci nasıl geçirdiniz, müzik sektörü nasıl etkilendi?
Pandemi başladığında turne hazırlığındaydım. Yani turne haberimizi duyurmamıza birkaç gün kala geri çekmek zorunda kaldık. Herkes kadar etkilendim yani ama yine de şanslı olduğumu düşünüyorum. Benden daha zor durumda olan birçok müzisyen tanıyorum. Yalnızca müzisyenler de değil sahne arkasında çalışanlar da var ve onlar da çok zorlanıyor. Nihayetinde işimiz çok zor ve bir şekilde desteklenmeye ihtiyaç duyuyoruz.
Yeni bir yıla girdik… Geleceğe dair neler hissediyorsunuz?
İyimserim yani en azından öyle olmak zorundayım. Başka türlü yaptığım işi sürdürebilmek için motivasyon bulamam. Bir şekilde normale dönmüş olmayı hayal ediyorum ve bu bana umut veriyor.