Ölümsüz şehir Roma'yı görmek için makbul gerekçeler

Roma.
Roma.

Roma "popüler" tanımının hakkını veren çok özel bir mekân. Tarihin ve aşkın aynı anda hayat bulduğu bu şehir, imparatorluktan miras ruhunu hiç unutmamış. İtalyan sinemasının önemli eserlerine doğal plato olmasının getirdiği o görkemli tasvirde ikâmet ediyor elbette. Tabii, estirilen bu coşkulu turistik/romantik hava, aynı zamanda -en azından seyyahlar için- Roma seyahatlerinin ertelenmesine yol açan soğuk bir mesafeyi de anlatıyor. Ama Roma tecrübe etmeye değer bir rota.

  • “Roma benim ailem, arkadaşlarım, sevdiğim insanlar.
  • Roma deniz, dağlar, anıtlar.
  • Roma elbette ki, aynı zamanda Romalılar.
  • Roma sarı ve kırmızıdır.
  • Roma, bana göre dünyadır.
  • Bu kulüp, bu şehir benim hayatım olmuştur.
  • Her zaman.”
  • Francesco Totti

Görmek için geç kalmanın gerçek bir anlamı yok. Havalimanından Leonardo Da Vinci trenine atlayıp, Termini istasyonuna doğru yola çıktığınızda Roma’yla aranızdaki o mesafe kapanacaktır zaten. Bahse konu Termini bölgesi, önemli merkez istasyonlardan birine ev sahipliği yapıyor. Ayaklarına güvenenler için bütün sembolik yerlere yürüme mesafesinde, güvenmeyenler içinse metro ulaşımının ana güzegâhı yine burası, ideal konaklama bölgesi aynı zamanda. Roma mekân olarak, ziyaretçilerine tarih, sanat ve gastronomi üçlemesini hatırlatıyor ilk evvelde. Evet, burası nihayetinde tutku ve sadakatin yani Totti’nin şehri.

Roma’nın omuzlarında ebedi şehir unvanı var. Köklü bir geçmişin içinden gelerek bugün’e ulaşan izler hâlâ çok taze. Meydanlar, saraylar, kaleler, bazilikalar, anıtlar, katedraller, heykeller, kiliseler, müzeler, köprüler, tapınaklar ve çeşmeler boyunca üç bin yıllık ölümsüz bir şehri adımlayacaksınız. Ama şunu unutmadan, her yer, her an, daima çok kalabalık. Roma biraz da bitmeyen, uzun kuyruklar demek. Yine de en ikonik yerleri, sabah uykusundan fedakârlık yapmayı göze aldığınız takdirde, fazla bunalmadan ağız tadıyla görme şansına sahipsiniz. Bu iyi.

İspanya Meydanı.
İspanya Meydanı.

Roma’nın meşhur turist beşlisini: Kolezyum, Aşk Çeşmesi, İspanyol Merdivenleri, Pantheon, ve Forum oluşturuyor. Roma’ya gelince ilk yapılacak şey bu beşliyi görmek, birbirlerine yakın konumda oldukları için yürümeyi tercih edebilirsiniz. Zamanın en büyük arenası Kolezyum’da gladyatör çığlıklarını duyduktan sonra barok mimariyle yapılmış olan en büyük Aşk Çeşmesi’ne uğrayıp, İspanyol Merdivenleri’nde Roman Holiday filmindeki Audrey Hepburn’ü hatırlayabilirsiniz. “Bütün Tanrıların Tapınağı” anlamına gelen Pantheon’un görkemine dalıp, Roma İmparatorluğu’nun ticaret ve hukuk merkezi olan Roma Forumu’nu ziyaret edebilirsiniz. Mutlak vazifelerin ardından, Navona Meydanı, Santa Maria Maggiore Bazilikası ve Palatino Tepesi gibi görülmesi şart yerlere de uğramalıyız. Villa Borghese Parkı’nda güzel bir öğlen molası vermek iyi gelecektir mutlaka.

Novona Meydanı.
Novona Meydanı.

Navona Meydanı’ndan yürüyerek ulaşılabilecek mesafede, neredeyse küçük bir Roma mahallesi sayılabilecek, dünyanın en küçük ülkesi namıyla bilinen, Katolik Kilisesi’nin ruhani merkezi Vatikan Şehir Devleti, Aziz Petrus Bazilikası, Sistina Şapeli ve Vatikan Müzeleri gibi, Roma seyahatine dâhil edilebilecek güzellikler barındırmaktadır. Roma’ya İdeal bir Roma-Vatikan turu için en az dört gün ayırmanız yeterli olacaktır.

Roma, tarihten bugüne kalan izleriyle dünya üzerindeki en özel mekânlardan biri olarak çılgın kalabalıklara rağmen görülmeyi hak ediyor. Dev bir açık hava müzesine benzeyen doğal atmosferiyle tarihin içinden gelen ölümsüz şehir, yani Totti’nin Roma’sı sizi bekliyor.

  • Roma beşlisi
  • • Cem Sultan’ın esir tutulduğu Kutsal Melek Kalesi’ni gezmek!
  • • En az günde iki kere Roma dondurmasından tatmak!
  • • Trastevere sokaklarında bile isteye amaçsızca kaybolmak!
  • • Villa Borghese Parkı’nda golf arabası kiralamak!
  • • Terrazza Viale del Belvedere’de günü batımına dalmak!

Meraklısı için ziyaretler: Tiber Nehri'nin üstündeki Hollywood

Roma metrosuna (Metro A) bindiğinizde Cinecitta durağı/istasyonu dikkatinizi çekecektir mutlaka. İşte o durakta indiğinizde, 400.000 metrekarelik devasa alanıyla Fellini’nin Rüya Fabrikası adını taktığı stüdyo görünümlü o müthiş sinema şehrine ulaşmış oluyorsunuz. Frederico Fellini, Roberto Rosselini, Martin Scorsese, Mel Gibson, Sergio Leone, Bernardo Bertolucci, Michelangelo Antonioni, Luchino Visconti, Francis Ford Coppola gibi yönetmenlerin filmlerine hayat vermiş bir stüdyo-şehirden bahsediyoruz. Müze ve tarihi alandan oluşan bu heyecan verici sinema şehrini -eğer sinemaya inanıyorsanız- mutlaka ziyaret etmelisiniz.

En iyi 7 Roma filmi

• La Dolce Vita (Tatlı Hayat-1960) / Federic Fellini

• Roman Holiday (Roma Tatili-1953) / William Wyler

• Three Coins in the Fountain (Aşk Çeşmesi-1954) / Jean Negulesco

• L'Eclisse (Batan Güneş-1962) / Michelangelo Antonioni

• Ladri Di Biciclette (Bisiklet Hırsızları -1948) / Vittorio De Sica

• The Conformist (Konformist-1970) / Bernardo Bertolucci

• The Talented Mr. Ripley (Yetenekli Bay Ripley-1999) / Anthony Minghella

Ve…

•Roma, Città Aperta (Roma, Açık Şehir, 1945) Roberto Rossellini