GZT Alfa'da bu hafta konuğumuz sanatçı Sami Yusuf oldu!
Sami Yusuf ile müziğinin temelinde geleneksel sanatların ve maneviyatın bulunduğunu ve kariyer yolculuğundaki dönüm noktalarını konuştuk. Yusuf'a göre “gerçek sanat, maneviyattan kopuk olamaz' diyerek konserlerinde hiçbir zaman elektronik unsurlara yer vermediğini, sadece otantik ve geleneksel enstrümanlar kullandığını belirtti. Sanatçı Sami Yusuf, Gazze'de yaşananların sadece bir soykırım değil aynı zamanda bir kültür soykırımı olduğunu da bu bölümde vurguladı.
Filistinli müzisyenlerle iletişimde olduğunu ve onları hem manevi hem de maddi olarak desteklemeye çalıştığını açıkladı. “Bir halkın müziği, dili, mirası yok edilmek isteniyor. Bu bir insanlık felaketi' diyerek duygularını paylaştı. Sami Yusuf ayrıca, günümüz müzik endüstrisini eleştirdi. Popüler kültürün ve ticari kaygıların sanatı yozlaştırdığını, gençlerin geleneksel müzikten uzaklaştığını ancak bunun mutlaka korunması gerektiğini söyledi. Ona göre kültürünü, dilini, müziğini koruyamayan toplumlar karanlığa gömülür.
Peki neden İstanbul yeni albüm lansmanı için seçildi? Gerçek sanat ile maneviyat arasındaki bağ ne? Günümüz müzik endüstrisinin en büyük eksiği ne? Filistin'deki soykırım sanat yoluyla nasıl anlatılabilir?
Bu ve daha fazlası şimdi bu bölümde yayında! İzle ve düşüncelerini bizimle paylaşmayı unutma 😍
