Gerçek domates budur

Kahramanmaraş'ta bir pazarda tezgâh açan yaşlı bir teyze, kendi elleriyle yetiştirdiği domatesleri satarken yaptığı küçük ama etkileyici bir hareketle izleyenlerin dikkatini çekti. Eline aldığı domateslerden birini bıçakla ikiye böldü, sonra kameralara dönüp “Gerçek domates budur” dedi. O an, sadece bir satış değil; doğallığın, emeğin ve kaybolan tatların sessiz bir savunmasıydı. Tezgâhındaki domateslerin kokusu, görüntüsü ve bu sözleriyle teyze, “artık eskisi gibi domates bulmak zor” diyen herkesin duygularına tercüman oldu.

Doğallığın Değeri, Bir Dilim Domateste Saklı
Teyzenin videosu kısa sürede sosyal medyada yayıldı. Birçok kişi o anı izlerken çocukluğunun köy pazarlarını, taze toprak kokusunu ve dalından yeni koparılmış domatesin tadını hatırladı. “Eskiden domatesin suyu bile ekmek banılırdı” yorumları yağarken, teyzenin doğallığa vurgu yapan tavrı izleyenlerin içini ısıttı.

Emek, Doğa ve Lezzetin Buluştuğu Nokta
Bir pazarda çekilen bu sade görüntü, aslında çok daha derin bir şeyi anlatıyor: endüstriyel üretimin gölgesinde kaybolan doğallığın özlemini. Teyze, kendi emeğiyle yetiştirdiği domatesleri satarak hem üretimin hem de toprağa bağlı yaşamın değerini hatırlatıyor. Gerçek lezzet, raflarda değil; alın teriyle sulanan toprakta yetişen bir domatesin içinde saklı.