Pozitif

Fotoğrafçı Eren Özdal'ın köyde çektiği karelerden birine konu olan Alparslan'ın hikâyesi, görenlerin kalbine dokundu. Özdal, köydeki çocukların fotoğrafını çekerken arkasını döndüğünde küçük bir sesle “Abi parayla mı çekiliyor?” diye soran Alparslan'la karşılaştı. O an aslında onun tek isteğinin, arkadaşlarından ayrı, sadece kendisinin de objektife girmesi olduğunu fark etti.

Bir Fotoğrafın Ötesinde
Alparslan'ın gözlerindeki mahcubiyet ve aynı zamanda yalnızca kendisine ait bir anı bırakma isteği, Özdal'ın karelerine farklı bir anlam kattı. Bazen bir fotoğraf sadece görüntüyü değil, çocuk masumiyetinin en saf halini, bir çocuğun görünür olma arzusunu da ölümsüzleştirir. Bu hikâye, basit bir kareyle başlayan yolculuğun aslında ne kadar derin duygular barındırabileceğini gösterdi.