Enkazdan kurtulan iki arkadaş afetzede çocuklara umut olmaya çalışıyor

Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat'taki depremlerden etkilenen Adıyaman'da enkaz altından kurtarılan üniversite mezunu iki kız arkadaş, yaşadıkları beldede kurulan çadır kentte çocuklarla zaman geçiriyor, kitap okuyor, İngilizce öğretiyor, gönüllü eğitim veriyorlar.

Depremlere yaşadıkları Çakırhöyük beldesindeki evlerinde yakalanan Artvin Çoruh Üniversitesi Hemşirelik Bölümü mezunu Ebru Coşkun ile Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Ağız ve Diş Sağlığı Bölümü mezunu Emine Oğuz, yıkılan evlerinin enkazından komşularının da yardımıyla çıkmayı başardı. Çakırhöyük Belediyesi tarafından kurulan çadır kentte yaşamlarını sürdüren iki arkadaş, burada gönüllü olarak çocuklara yönelik eğitim faaliyetleri yürütüyor. Emine Oğuz, AA muhabirine, depremin ardından ilk günler çok zorlandıklarını, daha sonra tüm ihtiyaçların yavaş yavaş giderilmeye başlandığını söyledi.

Depremde yıkılan evlerinden sağ kurtulmayı başardıklarını anlatan Oğuz, yeni yaşam alanlarının çadır kent olduğunu belirtti. Çocuklarla zaman geçirmek, onlara yardımcı olmaktan mutluluk duyduklarını dile getiren Oğuz, 'Çocuklar sabah 09.00 gibi buraya geliyor. 40 dakika kitap okuyorlar. Sonra okudukları kitabı bize tek tek anlatıyorlar. Kendilerine defter, kalem dağıttık. Bazen biz okuyoruz onlar yazıyor, yazı yazmayı, noktalama işaretlerini unutmasınlar diye. Hepsine çarpım tablosunu öğrettik. İngilizce'de ayları, günleri, sayıları, renkleri öğrettik.' dedi.

Çocukların yüzlerindeki gülümsemenin kendilerinde depremin acısını unutturduğunu vurgulayan Oğuz, 'Bu faaliyetler hem onlara hem bizlere umut oluyor. Bize o acıyı, o üzüntüyü unutturdular. Onlar bize, biz onlara umut oluyoruz.' ifadesini kullandı. Ebru Coşkun da çocukların kendilerine iyi geldiğini söyledi. Çocukların eğitim hayatlarından geri kalmamalarının önemli olduğuna işaret eden Coşkun, 'Onlarla birlikte, eğleniyor, öğreniyoruz. Normalde saat 17.00'de burada etkinlik bitiyor. 'Hocam akşam da olsa burada kalabilir miyiz?' diyorlar. Bazen bizi kendi çadırlarımızda ziyaret ediyorlar. Onlar bizi biz de onları çok seviyoruz. Yardımcı olabiliyorsak ne mutlu bize.' diye konuştu.