Eski MI5 ajanı Annie Machon: "1994 Londra bombardımanını Mossad gerçekleştirdi"
10 AĞUSTOS 2025 , PAZAR 17:32
Eski bir İngiliz iç istihbarat servisi (MI5) ajanı olan Annie Machon, katıldığı bir röportajda 1994 yılında Londra'daki İsrail Büyükelçiliği'nin bombalanmasının, İsrail istihbarat teşkilatı Mossad tarafından gerçekleştirildiğini iddia etti. Machon'un açıklamaları, olayın resmi kayıtlardaki seyrine dair kamuoyunda yeni bir tartışma başlattı.
Machon'a göre, MI5'in olaya ilişkin yaptığı soruşturmada, bombanın arkasında Mossad'ın olduğu sonucuna varılmıştı. 'MI5'in elinde, Mossad'ın aslında kendi elçiliğini bombaladığına dair istihbarat vardı' diyen eski ajan, bu durumun kendisinin ve eski partnerinin teşkilattan istifa etmesine neden olan 'sahte bayrak terörizmi' vakalarından biri olduğunu belirtti.
Güvenlik Talebi: Londra'daki İsrail varlıklarının güvenliğini artırmak. Machon, Mossad'ın MI5'ten sürekli artırılmış güvenlik talep ettiğini, ancak MI5'in tehdit değerlendirmesini yükseltmediğini anlattı. Bombardıman sonrası bu taleplerinin hemen karşılandığını vurguladı.
Filistinli Ağı Parçalama: O dönem Londra'da aktif olan ve mahkum edilen iki Filistinli öğrencinin de parçası olduğu Filistinli siyasi destek ağını dağıtmak.
Bombanın teknik yapısına da değinen Machon, olayın bir komplo teorisi olmadığını, aksine MI5'in kıdemli bir yetkilisinin 'Mossad'ın kendi elçiliğini bombaladığı' yönünde resmi bir değerlendirme raporu hazırladığını belirtti. 'Eğer bunu bugün internette okusanız, deli saçması bir komplo teorisi gibi görüneceğini söylersiniz. Ama öyle değildi. Bu, MI5'in resmi pozisyonuydu,' ifadelerini kullandı.
1994'teki saldırıda iki Filistinli öğrenci, komplo kurmaktan tutuklanmış, yargılanmış ve her biri 20 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı. Machon'un bu açıklamaları, olayın masum kurbanları hakkında da yeni soru işaretleri doğuruyor.
Bu iddialar, İngiliz istihbaratının geçmişteki operasyonları ve Mossad'ın uluslararası faaliyetleri hakkında uzun süredir devam eden tartışmaları yeniden alevlendirecek gibi görünüyor. Ne İsrail ne de İngiliz hükümetinden konuyla ilgili resmi bir açıklama gelmedi.