2023 yılı ikinci yarısında dünya ve Türk ekonomisi

Prof. Dr. Murat Yülek.
Prof. Dr. Murat Yülek.

2023 yılının ikinci yarısında dünya ekonomisinin iki önemli gündemi var: Büyüme ve enflasyon. Yılın birinci yarısında, Amerika Birleşik Devletleri'ndeki (ve İsviçre’deki) yeni banka krizi gündemi para otoritelerini meşgul etmişti. Krizin soğumasıyla bu konu gündemden düştü. Çin'deki ekonomik yavaşlama da birinci yarıda gündemi meşgul etmeye devam etti. Ancak piyasalar Çin konusuna da alıştı.

Birinci gündem maddesi olan büyümeye dönersek; 2022 yılında dünya ekonomisi yüzde 3,5 seviyesinde bir büyüme kaydetmişti. 2023 yılında büyüme rakamının yüzde 3'lere gerilemesi bekleniyor. Bunun en önemli nedeni büyük merkez bankalarının izlediği anti-enflasyonist para politikaları yüzünden faizlerin yükselmesi oldu. Amerikan Merkez Bankası (FED) faiz yükseltmesine rağmen ABD ekonomisinde büyük bir yavaşlama beklenmiyor. 2023 yılında Amerikan ekonomisinin yüzde 2 civarında bir büyüme kaydetmesi ise muhtemel. Ancak Avrupa'nın en büyük ekonomisi olan Almanya'da bu yıl yüzde 0.3 civarında bir daralma bekleniyor.

Gelişmekte olan ülkelerde ise geçen seneki gibi büyüme yüzde 4 civarında olacak. Gelişmekte olan ülkeler ne kadar yavaşlasa da Çin ve Hindistan ekonomisi ortalamayı yukarı çekiyor. Çin'in büyüme rakamının geçen sene yüzde 6'nın üzerinden, bu yıl yüzde 5'e düşmesi bekleniyor. Buna karşılık Hindistan ekonomisi yine Çin'den yüksek olmak üzere yüzde 6'nın üzerinde büyüyecek.

Dünya ekonomisi genelindeki yavaşlamaya paralel olarak enflasyon da gerileyecek. 2022 yılında dünya ekonomisindeki ortalama enflasyon oranı yüzde 8.7'ydi. IMF projeksiyonlarına göre 2023'te enflasyon yüzde 7'nin altına gerileyecek. FED ve Avrupa Merkez Bankasının da istediği bu olduğu için daraltıcı para politikaları büyük ekonomilerde hüküm sürmeye devam edecek. Tabii sadece büyük ekonomilerde değil; dünyanın hemen hemen tüm ülkelerinde Covid sonrasındaki dezenflasyon politikası bu yıl da devam edecek. Zira özellikle gıda fiyatlarındaki yükselme hem Avrupa ve Amerika gibi zengin ekonomilerin hem de fakir ekonomilerin en önemli problemi.

Yazının devamı Z Raporu 51. sayısında