Az zamanlara çok ve daha büyük işleri sığdırmak zorundayız

İstanbul Ticaret Odası(İTO) Başkanı Şekib Avdagiç.
İstanbul Ticaret Odası(İTO) Başkanı Şekib Avdagiç.

Türk iş dünyasının motivasyonu için çok önemli ve hepimiz için büyük anlamı olan yeni bir yıla giriyoruz. 2023’te bizim için demokrasi, özgürlük ve güven içinde bir vatan anlamına gelen Cumhuriyet’in 100. yılını kutlayacağız. Hiç kuşku yok ki, sadece ekonomik açıdan baktığımızda bile Cumhuriyetin 100’üncü yılında ulaştığımız büyüklük, azımsanacak bir büyüklük değildir.

Cumhuriyetin ilk yıllarında 13 milyonluk bir Türkiye idik, şimdi 85 milyonuz. Kişi başına düşen milli gelirimiz 1923’te 45 dolardı, bugün 10 bin dolar civarında. 1923’te 50 milyon dolar ihracat yapıyorduk, 2022’de 255 milyar dolara ulaşmayı hedefliyoruz. 19 milyar liralık GSYH’mız da 2 trilyon liraya ulaştı. Bunlar büyük rakamlardır. Bu rakamlara Türk özel sektörünün gayretleriyle ulaştık.

Bizden sonrakilere miras bırakacağımız hedefler

Bu rakamlar önemlidir ama bizim için yeterli değildir. Bizim için, bu nesle ve bizden sonrakilere miras bırakacağımız hedefler önemlidir. Bizim için Cumhuriyet’in yeni yüzyılının ilk yıllarında nasıl bir temel atacağımız çok stratejik bir anlama sahiptir. Biz Atatürk’ün Cumhuriyet’in 10. yılında söylediği “Az zamanda çok ve büyük işler yaptık” sözünden ilhamla, asıl bundan sonraki yıllarda az zamanlara çok ve daha büyük işleri sığdırmak zorundayız. Zira dünya, birinci sanayi devriminden bu yana belki de tarihinin en büyük ve en hızlı dönüşümünün arifesinde bulunuyor. Dijital çağ, çok daha hızlı, çok daha üretken ve çok daha rekabetçi dinamikler üzerinde yükseliyor. Hepiniz yakından izliyorsunuz: yapay zeka, blockchain, nesnelerin interneti ve metaverse gibi güçlü yeni teknolojiler, geleneksel sistemleri, kurumları ve yaşam biçimlerini sarsmakla kalmadı, dönüştürmeye de başladı. Dünyanın dört bir yanındaki şirketler, büyük bir süratle dijital ekonominin temel yapı taşlarını döşüyor.

Yeni gelişen teknolojilerin sunduğu fırsatları değerlendirelim

Hiç şüphe yok ki, bu yarışta geç kalanlar, büyük bir hızla derinleşen fay hatlarını geçmekte zorlanacak ve kısa süre içinde küresel maratondan kopmak zorunda kalacaklar. Bu küresel yarışta yer alan yükselen ve gelişen bir ekonomi olarak bizim bir şansımız var: Yeni gelişen teknolojilerin sunduğu fırsatları değerlendirebiliriz. Bunu sağlayacak hem teknoparklar, startup merkezleri gibi önemli bir altyapımız var, hem de güçlü ve yetenekli bir gençlik kaynağımız bulunuyor.

Yerli ve milli üretimde öncü Türkiye'yi inşa edeceğiz

Büyük bir inançla Cumhuriyet’in “İkinci Yüzyılını”, tüm dünyada “Türkiye Yüzyılı” yapabilecek potansiyelimizi harekete geçireceğimize inanıyoruz.

Ülkemizin bizim için yaptıklarına bakmayı bir kenara koyarak, ülkemiz için bizim bir şeyler yapma zamanımızın artık geldiği bilinciyle; yeni bir geleceği, büyük ve müreffeh Türkiye’yi, ekonomide ve ticarette lider Türkiye’yi, yerli ve milli üretimde öncü Türkiye’yi inşa edeceğimize yürekten inanıyorum.

700 bin işletmenin üye olduğu İstanbul Ticaret Odası Başkanı olarak benim bundan zerre kadar şüphem yok.