Bankacılıkta niteliksel zaaflar sermaye yeterliliğini gölgede bırakıyor

Arşiv.
Arşiv.

Uluslararası Ödemeler Bankası (BIS) Finansal İstikrar Enstitüsü tarafından 9 Nisan 2025 tarihinde yayımlanan bir rapora göre, Mart 2023’te yaşanan banka krizleri, 2008 Küresel Finansal Krizi’nden bu yana en ciddi banka sektör stresi olarak kayıtlara geçti. Krizlerin doğrudan tetikleyicisi likidite sıkışmaları olsa da kök nedenler; zayıf yönetim, hatalı risk kültürü ve sürdürülemez iş modelleri gibi niteliksel zaaflardı. Bu zaaflar, bankalar tüm niceliksel sermaye ve likidite gereksinimlerini karşılıyor olsalar bile, güven krizine yol açabilecek sorunları gizleyebiliyor. Batan bankalara ait otopsi raporları, denetim otoritelerinin sorunları zamanında tespit edip müdahale etmekte geciktiklerine de işaret ediyor.

Denetim sürecinin yapısı

Prof. Dr. Metin Toprak.
Prof. Dr. Metin Toprak.

Etkili denetim, dört aşamalı dinamik bir döngü ile yürütülür. Bu aşamalar, bir zincirin halkaları gibi birbirine bağlıdır ve her birinin uygulama kalitesi, kritik zaafların ne zaman ve nasıl ele alınacağını belirler: (i) denetim planlaması ve risk kapsamını belirleme; (ii) risk değerlendirme ve denetim faaliyetini derecelendirme,(iii) bulgulara ve önlemlere ilişkin iletişim kurulması, (iv) gözetim ve genişletme. Bu adımlar, birbirini besleyen geribildirim mekanizmaları ve denetçi yargısının gözetiminde işler. Her aşamada doğru araç ve metodolojilerin kullanımı, uygulanacak niteliksel önlemin türünü ve şiddetini belirler.

Denetim planlama ve risk belirleme

Denetim kaynakları sınırlı olduğundan, hem “yukarıdan aşağıya” (sektörel öncelikler) hem de “aşağıdan yukarıya” (banka bazlı riskler) yaklaşımlar birlikte kullanılarak kritik risk alanları belirlenir. Yukarıdan aşağıya yaklaşımı, sektöre genel öncelikleri ortaya koyarken, aşağıdan yukarıya yaklaşımı banka bazlı riskleri derinlemesine analiz eder. Ayrıca, denetim otoritelerinin kendi risk iştahı çerçevelerini tanımlamaları, hangi riskleri göze alacaklarını netleştirerek kaynak dağılımını iyileştirir . Tabana yönelik değerlendirmelerde, düşük riskli görülen alanlarda bile asgari işlem testleri zorunlu kılınarak, önemli niteliksel zaafların gözden kaçması önlenebilir.

Risk değerlendirme ve derecelendirme sistemi

Denetim derecelendirme sistemleri, bankaların finansal ve niteliksel profilini puanlayarak genel risk profilini oluşturur. Tüm örneklemde yönetim, sermaye, likidite ve diğer ana risk kategorileri ayrı ayrı puanlanır; bazı ülke sistemlerinde iş modeli sürdürülebilirliği için de bağımsız bir puan vardır . Derecelendirme ölçeğinin ayrıntı düzeyi, denetim yoğunluğunu ve müdahale eşiğini belirler. Örneğin, Kanada’nın sekiz seviyeli ölçeği ara dereceleri de kapsayarak ince ayar imkânı sunarken, “en zayıf halka” yaklaşımıyla tek bir bileşendeki düşük notun genel notu tetiklemesi sağlanabilir.

Denetim faaliyetleri ve niteliksel önlemler

Risk değerlendirmesinin ardından, denetçiler niteliksel önlemler üretebilir; bunlar ahlaki ikna, resmi yazılı uyarılar, yöneticiler hakkında işlem talepleri veya faaliyet kısıtlamaları gibi spektrumun çeşitli noktalarında yer alır. Erken aşamada ahlaki ikna yaygın olarak tercih edilirken, gecikme görüldüğünde yazılı denetim mektupları ve nihayetinde bağlayıcı yaptırımlar devreye girer . Özellikle yönetim zaaflarına karşı, sorumlulukların üst düzey bireylere veya kurullara atanması, iş modeli sorunlarına karşı ise bağımsız üçüncü taraf raporları tedbirleri etkili bulunmuştur.

İletişim, izleme ve yükseltme

Denetim bulgularının açık, kısa ve öncelikli maddelerle sunulması bankaların eyleme geçmesini hızlandırır. Yıllık genel mektuplar, ara dönemdeki kritik uyarılarla desteklenebilir; böylece hem süreklilik hem de gereklilik vurgusu yapılır. Uygulamaya ilişkin izleme süreçleri, özellikle BT destekli panolar ve otomatik uyarılarla güçlendirilerek eksik kalan düzeltmelerin hızla tespit edilmesi ve gereğinde resmi yaptırımlara geçilmesi sağlanır.

Denetim yargısı

Niteliksel önlemler, büyük ölçüde denetçi yargısına dayanır. Denetçi kadrosunun “hızlı düşünme” (acil durumlarda örüntü tanıma) ve “yavaş düşünme” (karmaşık durumlarda derin analiz) becerileri arasında dengeli eğitimlerle geliştirilmesi önerilir. Ayrıca, önyargıların (aşırı güven, çapa etkisi vb.) farkına varılması, kritik karar süreçlerini iyileştirir.

Karar alıcılar ve uygulamacılar için öneriler

1.Risk İştahı Çerçevesi Oluşturma: Denetim otoriteleri, kendi risk iştahı çerçevelerini netleştirerek, hangi riskleri kabul edip etmeyeceklerini tanımlamalı; ayrıca aşağıdan yukarıya değerlendirmelerde asgari test eşiği belirleyerek önemli niteliksel alanların gözden kaçmasına izin vermemelidir .

2.Derecelendirme Sistemi İyileştirmeleri: Mevcut sistemlerine “en zayıf halka” ve/veya iş modeli sürdürülebilirliği için bağımsız puan ekleyerek, zayıf yönetim ve stratejilerin erken tespitinin önünü açabilirler.

3.Yönetim ve İş Modeli Denetimi: “Kırmızı bayraklar” tanımlayarak yönetim ve iş modeli değerlendirmelerini somut göstergelerle desteklemeli, gerekirse kişisel sorumluluk rejimlerini yaygınlaştırmalıdır.

4.Denetim Araçları ve Uygulama: Ahlaki ikna ile başlayan süreçler, uygulanmadığı takdirde yazılı uyarılar ve bağlayıcı önlemlerle desteklenmeli; denetim mektuplarının tonu, muhatabı ve sıklığı artırılarak bulguların ciddiyeti vurgulanmalıdır .

5.İletişim ve Şeffaflık: Bileşik ve bileşen derecelendirmelerin tanımlarıyla birlikte bankalara açıklanması, yönetici ve uygulayıcıların iyileştirme adımlarını net görmesini sağlar; kamuya açık denetim yaptırımları da caydırıcılığı artırabilir .

6.İzleme ve Genişletme: BT destekli izleme sistemleri kurularak süre aşımları ve eksik düzeltmeler otomatik takip edilmeli; “yükselt veya açıkla” yaklaşımı ile kritik gecikmeler hızlıca resmi yaptırımlara dönüştürülmelidir.

7.Denetçi Yargısının Güçlendirilmesi: Denetçilere vaka çalışmalarıyla hem hızlı hem de derin analiz yetkinliği kazandırılmalı; kurallarla takdir yetkisinin dengesi, “yarı kuralcı” modellerle riske dayalı ve orantılı denetimi destekleyecek şekilde ayarlanmalıdır.

Sonuç

Bu çok katmanlı öneriler, hem stratejik karar alıcılar hem de fiili uygulayıcılar için bankacılık denetiminde niteliksel zayıflıkları erken aşamada gidererek sistemik istikrarı güçlendirmeyi amaçlamaktadır. Niceliksel çerçeveler, niteliksel zaafları örtemez. Denetim süreçlerinin her aşamasında -planlama, değerlendirme, önlem, iletişim, izleme - yargıya dayalı, yapısal ve teknolojik destekli yaklaşımlarla erken müdahale kültürü oluşturulmalıdır.

Bu yazının başlığı yazardan bağımsız editoryal olarak hazırlanmıştır.