Büyümenin gizli motoru

Bu yıl resesyon riskiyle karşılaşan ülkeler GSYİH’da daralmalar yaşarken, istihdamda da düşüşler bekliyor.
Bu yıl resesyon riskiyle karşılaşan ülkeler GSYİH’da daralmalar yaşarken, istihdamda da düşüşler bekliyor.

Günümüzde resesyonla mücadele eden ülkeler, ekonominin gizli motorundan habersiz. Oysa IMF’ye göre 2022’de oluşan kayıt dışı faaliyetler formel ekonomiye kazandırılırsa, ülkelerin milli geliri ortalama yüzde 17,3 artacak. Böylece kayıt dışı ekonomi büyümenin gizli motoru olarak durgun ekonomilerin çıkış yolu olacak.

Batı Afrika’da bir sokak satıcısı, para kazanmak için pazarcılara mango, domates gibi ürünler satıyor. Hindistan’da bir kadın kendi evinde komşularının terziliğini yapıyor. İnternetin arama motorları tarafından görülmeyen Dark Web ise kimlik bilgilerinden pasaport bilgilerine kadar satış işlemi gerçekleştiriyor. Bu olaylar dünyanın farklı köşesinde gerçekleşirken, tüm bu insanların ve işlemlerin ortak bir noktası bulunuyor: Kayıt dışı ekonominin bir parçası olmaları. Bu terim, devlet tarafından düzenlenmeyen veya korunmayan ekonomik faaliyetlere, işletmelere ve işçilere atıfta bulunuyor.

IMF’ye göre dünya nüfusunun yüzde 60'ı kayıt dışı istihdam ediliyor

Kayıt dışı diğer adıyla gölge ekonominin kayıt altına geçmemesi makroekonomik göstergeleri etkiliyor.
Kayıt dışı diğer adıyla gölge ekonominin kayıt altına geçmemesi makroekonomik göstergeleri etkiliyor.

IMF 2021’deki bir araştırmasında anketler ve ekonometrik yöntemlerle kayıt dışı faaliyetlerin yaklaşık değerlerini hesaplıyor. Böylece dünyada 2 milyardan fazla insanın kayıt dışı diğer adıyla gölge ekonomide çalıştığı sonucuna varıyor. Bu araştırmaya göre kayıt dışı ekonomi 2019’da ülkelerin milli gelirinin ortalama yüzde 14,98’ini görünmez kılıyor. Yani örneğin bir ülkenin GSYİH oranı yüzde 9 ise, aslında bu yüzde 10,3’lük bir büyüme olacak iken, kayıt dışı ekonomi 1,3 puanlık bir kısmı siliyor. 2020’de ise kayıt dışı ekonominin görünmez kıldığı oran yüzde 16,48’e yükseldi. IMF bir yıldaki bu yüzde 10’luk artışı son 20 yılın en büyük yükselişi olarak açıkladı. Nedenini ise Kovid-19 sürecinde ülkelerin durgunluk yaşaması olarak belirtti. Çünkü pandemiyle yavaşlayan ekonomi; istihdam ve GSYİH’da düşüşlerle sonuçlandı. Böylece kayıt dışı ekonomiye eğilim arttı. IMF araştırmasında 2022 yılı için ise küresel ekonomide toparlanma ve kayıt dışı ekonomide daralma bekledi. Fakat bu araştırma resesyon sürecini hesaba katmadı. Bu yıl resesyon riskiyle karşılaşan ülkeler GSYİH’da daralmalar yaşarken, istihdamda da düşüşler bekliyor. Bu beklentiler de insanları kayıt dışı ekonomiye yönlendiriyor. IMF’nin verileri de bu döngüyü kanıtlıyor. Çünkü 2022’nin ocak ayında, kayıt dışı faaliyetler ülkelerin milli gelirinin ortalama yüzde 17,3’ünü görünmez kılıyor.

Gelirlerini artırmak isteyen bireyler gölge ekonomide çalışıyor

Prof. Dr. Friedrich Schneider.
Prof. Dr. Friedrich Schneider.

Merak edilen soru ise bireylerin neden kayıt dışı ekonomiye yönelmesi oluyor. Linz Johannes Kepler Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Friedrich Schneider çalışanların ve kurumların kayıt dışı ekonomiye yönelmelerinin birinci nedenini, gelirlerini artırmak istemelerine bağlıyor. Schneider, bireylerin bu gelir artışını vergilerini ödemeyerek gerçekleştirdiğini söylüyor. Çünkü kayıt dışında yer alan işçilerin ve şirketlerin vergi yükümlülüğü bulunmuyor. Kayıt dışı ekonomiye yönelmenin ikinci nedeni olduğuna da değinen Schneider, bunu insanların kayıtlı ekonomide iş bulamamasına bağlıyor. Schneider, kayıt dışı çalışanların yüzde 85’inin bu nedenden dolayı formel ekonomiyi tercih etmediğini de ekliyor.

Kayıt dışı büyüklüğü fazla olan ülkeler potansiyelinin altında büyüyor

Kayıt dışı diğer adıyla gölge ekonominin kayıt altına geçmemesi makroekonomik göstergeleri etkiliyor. Çünkü kayıt dışı firmalar vergi matrahına girmedikleri için gayri safi yurtiçi hasılaya katkı sağlamıyor. Böylece kayıt dışılığın yüksek olduğu ülkeler ve bölgeler potansiyellerinin altında büyüyor. Buna paralel olarak üretim çıktısı da olduğundan az kaydediliyor ve sonucunda daha düşük üretim ve gelir kayıtları oluşuyor. Ayrıca yeterli vergi gelirlerinin toplanamaması tüm nüfusa sağlanan temel mal ve ihtiyaçlar için bir kısıt oluşturuyor. Bunun yanında gölge ekonomisindeki çalışanlar hem sosyal güvence hem de krediye erişim yoksunluğu yaşıyor. Böylece kayıtlı sektördeki çalışanlara kıyasla daha yoksul bir hayat sürmeleri kaçınılmaz oluyor. Aynı zamanda işgücüne katılan insan sayısınında daha az ölçülmesine yol açan gölge ekonomisi, birçok makroekonomik göstergeyi zayıflatıyor.

  • En düşük kayıt dışı ekonomiye sahip ülkeler(GSYİH içindeki payları)*2022:
  • Yeni Zelanda: %7.6
  • Japonya: %8.5
  • Avustralya: %9.3

Gölge ekonomisinden arınan ülkeler resesyonu bastıracak

Doç. Dr. Paul Cichello
Doç. Dr. Paul Cichello

Makroekonomik göstergeleri zayıflayan ve durgunluktan kaçınmak isteyen ülkeler, gölge ekonomiyi zayıflatmayı amaçlıyor. Bu amaçla hükümetlerin her türlü işletmeye ve haneye destek vermesi gerektiğine değinen Boston College Öğretim Üyesi Doç. Dr. Paul Cichello, bu desteklerin formel ekonomiyi teşvik edeceğini belirtiyor. Gölge ekonomi büyüdükçe büyük firmaların da oraya yöneleceğine değinen Cichello, sonucunda devletin gelirlerinin büyük bir kısmını ve etkinliğini kaybedeceğini vurguluyor. Fakat 2022’de gölge ekonominin yanında resesyon riskiyle mücadele eden ülkeler, gelirlerini artırmak istiyor. Bu yazıda resesyondan kurtulmak isteyen ülkeler için büyümenin gizli motorunu açığa çıkarıyor.