Dünyanın en 'güçlü' apartmanı

Manhattan’da yükselen Park Avenue 740 apartmanı dünyanın en meşhur zenginlerine ev sahipliği yapıyor ve 86 yıldır dünyanın en güçlü apartmanı olarak hâlâ ayakta.
Manhattan’da yükselen Park Avenue 740 apartmanı dünyanın en meşhur zenginlerine ev sahipliği yapıyor ve 86 yıldır dünyanın en güçlü apartmanı olarak hâlâ ayakta.

Dünya ekonomisinin kalbinin attığı New York kentinin Manhattan bölgesinde Park Avenue 740 adlı bir apartman yükseliyor. Bu apartmanın özelliği sadece dünyanın ünlü bir bölgesinde bulunması değil; aynı zamanda hem bölgenin hem belki de dünyanın en pahalı dairelerine sahip olması. Yaklaşık bir asırdır en zengin insanlarının ikamet ettiği apartmanda dairelerin fiyatı 60 milyon dolara kadar çıkabiliyor. Hatta ABD Başkanı John F. Kennedy'nin dul eşi Jacqueline Kennedy Onassis’in çocukluğunu geçirdiği efsanevi apartman “Dünyanın en zengin apartmanı” adıyla kitaplara dahi konu oldu.

Yazar Michael Gross’un “740 Park: Dünyanın En Zengin Apartmanı'nın Hikâyesi” kitabında da zamanla değişen zengin takımının statülerinden bahsediliyor. Gross, bunun Amerikan aristokrasisinin değişiminden kaynaklandığını düşünüyor. Gross, meşhur apartmanla ilgili ise şunları söylüyor: “740 Park Avenue apartmanı 1920'lerin sonunda doruğa ulaşarak dünyanın en büyük apartmanı olarak inşa edildi. Aynı zamanda zenginlikle dolu, tarih kokan apartmanın toprak sahibi doğrudan Plymouth Kolonisi liderinin soyundan geliyordu. Mimar, tüm zamanların en büyük apartman tasarımcısı oldu ve planlamacı Jacqueline Bouvier Kennedy Onassis’in büyükbabası James T. Lee'iydi. "Kitabımda 'kapitalizmin somut bir geçmişi' olarak tanımlanan apartmanda oturanların durumu sosyal ve ekonomik statüsü zamana göre değişti. Önceleri sanayi girişimcilerinin sahibi olduğu dairelerde bir yüzyıl boyunca değişen zenginlik anlayışıyla şimdilerde bugünün para hareketine bağlı olan servet sahipleri oturuyor. Kısacası söz konusu bina Amerika’yı ve onun aristokrasisini yansıtıyor” diyor.

Bina Amerikan aristokrasisini yansıtıyor

Park Avenue 740. Amerika’da bir apartmanın bu derece popüler olması ve dairelerinin pahalıya satılması çok şaşırtıcı bir şey değil. Laissez-faire (bırakınız yapsınlar) ilkesi ile yönetilen kapitalist bir toplumun yansıması bu apartmanda kendisini gösteriyor. Önce bir toprak parçası olarak bir kişinin himayesinde olan arsanın apartmana dönüşüm hikâyesinde kandan kana işleyen bir aktarım söz konusu. Yani eğer dedenizin veya hatta dedenizin dedesinin bir toprağı varsa siz de otomatik olarak zenginsiniz demektir. Ve bu zengin toplumun getirdiği bütün sermaye, işgücü ve toprak gibi şeylere daha doğmadan sahip olabilirsiniz anlamına geliyor. Bütün bunlar kendini bir gösteriyor derken Park Avenue 740 gibi bir apartmanın dış görüntüsünden anlaşılan bir şey değil bu elbette. Nitekim apartmanın etrafındaki diğer binalardan hiçbir farkı yok. Ancak ne kadar paranız olursa olsun bu apartmana elinizi kolunuzu sallayarak giremiyorsunuz ve buradan daire satın alamıyorsunuz.

Kapitalist zengini iki gruba ayırabiliriz. Bunlar sanayi girişimcileri ve finans kapitalistleri. Sanayi girişimcileri ve holding sahipleri, hisse sahibi olup; finans kapitalistler ise sigorta şirketleri, bankalar, yatırım fonuna sahip olan kişiler olarak tanımlanıyor. Daire sahipleri ancak bu kesimde bulunanlardan oluşuyor.

Bina 200'e yakın zengin aileye ev sahipliği yaptı

Hedge Fon Yöneticisi David Ganek 2005’te Jackie Onassis’in çocukluğunu geçirdiği dubleks daire için 19 milyon dolar ödemeye çekinmedi.
Hedge Fon Yöneticisi David Ganek 2005’te Jackie Onassis’in çocukluğunu geçirdiği dubleks daire için 19 milyon dolar ödemeye çekinmedi.

Park Avenue 740 bugüne kadar 190 zengin aileye ev sahipliği yaptı. Sanatçılardan finansçılara çok renkli ev sahiplerinin gelip geçtiği binada en uzun oturanlar ise 1964’te binaya yerleşen Martin ve Janet Coleman çiftiydi. Mosler Safer şirketi kurucusu Martin Coleman ve eşinin vefatı ardından daire şu an varisçilerinin elinde. Bina yüksek tavanları, geniş koridorları, 18 ile 24 odalı yaşam alanları ile fiziki olarak bir hayli dikkat çekici. 1929’da tamamlanan bina 31 daireden oluşuyor. Ama bu binayı daha ilgi çekici kılan, geçmişten günümüze orada yaşayan sakinleri. Bir asırdır ayakta olan binada bugüne kadar John D. Rockfeller, Thelma Chrysler Foy, Woody Johnson, Jacqueline Kennedy Onassis gibi ünlüler yaşamış. Lüks apartmanın bugünkü sakinleri arasında ise milyarder David Koch, Stephen Schwarzman, John Thain, kozmetik markası varisi Ronald Lauder ve tasarımcı Vera Wang bulunuyor. Aslında zamanın değişmesi gibi Rockefeller'ın döneminden günümüze bina sakinlerinin profilleri de bir hayli değişti. Geçmişte sanayici ve toprak sahiplerine mesken olan binada günümüzde daha çok hedge fon sahipleri oturuyor. Bu yüzden 2011 yılında Wall Street protestoları sırasında gösteriler de bina önünde yoğunlaşmıştı.

Zengin komşular

740 Park Avenue Jacqueline Kennedy Onassis’in dedesi James T. Lee tarafından 1929 yılında inşa edildi. Onassis’in çocukluğunu da geçirdiği bina Rosario Candela ve Arthur Loomis Harmon tarafından dizayn edildi ve Ekim 1930 yılında kapılarını açtı. 1937’de binanın en meşhur sakini, hâlâ New York'un taç mücevher dairesi olarak anılan tripleks daireye taşınan John D. Rockefeller, Jr oldu. 1971’de Saul Steinberg söz konusu mücevher daireyi 285.000 bin dolara satın aldı ve iki boşanmadan sonra daireyi 30 milyon doların biraz üstünde Stephen Schwarzman’a sattı. 2000 yılında gerçekleşen satış sonrasında günümüzde dairenin fiyatının 120 milyon dolara çıktığı da konuşuluyor. 1979’da ise Fransız hükümeti 18 odalı dubleks bir daireyi BM büyükelçiliğinin konutu olarak kullanılmak üzere satın aldı. Günümüzde ise dairelerin fiyatı metrekare başına 3.666 dolara ulaşıyor. Dairelerin bakım giderleri de bir hayli yüksek. Bakım aidatları aylık 10 bin dolara kadar çıkabiliyor.

Binada oturabilmek için ünlü olmak yeterli değil

Laissez-faire (bırakınız yapsınlar) ilkesi ile yönetilen kapitalist bir toplumun yansıması bu apartmanda kendisini gösteriyor.
Laissez-faire (bırakınız yapsınlar) ilkesi ile yönetilen kapitalist bir toplumun yansıması bu apartmanda kendisini gösteriyor.

Gerçekte binanın daireleri 1980 yıllarına kadar inanılmaz yüksek fiyatlara satılmıyordu. Ancak 1980’lerden sonra binadaki dairelerin değeri astronomik rakamlara ulaştı. Park Avenue’nin bu kadar ünlü hale gelmesinde kuşkusuz Michael Gross’un 2005 yılında piyasaya çıkan ve binanın tarihini anlatan kitabı da etkili oldu. Örneğin Hedge Fon Yöneticisi David Ganek 2005’te Jackie Onassis’in çocukluğunu geçirdiği dubleks daire için 19 milyon dolar ödemeye çekinmedi. Hedge fon milyarderi Charles Stevenson ise binada bir daireye 9 milyon dolar ödedi ve Aralık 2011'de 740 Park Avenue kooperatifinin başkanı oldu. 2012’de ise Alex Gibney’in belgeseli “Park Avenue: Money, Power & the American Dream” (Park Caddesi: Para, Güç ve Amerikan Rüyası) PBS TV ağının "Independent Lens" serilerinde oynatıldı. Yine bir hedge fon milyarderi Israel Izzy Englander, Temmuz 2014’te Fransız hükümetine ait olan daireyi 70 milyon dolara satın aldı. Şu an binanın değerinin 95 milyon dolar olduğu konuşuluyor. Bununla beraber binada oturabilmek için ünlü olmanın yeterli olmadığı gibi bir inanış da var. Örneğin Barbra Streisand, Neil Sedaka, Nelson Peltz ve milyarder Len Blavatnik gibi isimler daire satın alamamıştı.