Enerjide bağımsızlık, uluslararası rekabetçilik ve arz güvenliği için hedef 2035

Küresel yeşil dönüşüm, sürdürülebilir bir geleceği inşa etme hedefiyle dünya geneli enerji üretiminde ve tüketicinin talebinde köklü bir değişim dalgası yaratıyor. Temiz enerji kaynaklarına yapılan yatırımlar da sürekli artış gösteriyor. Eksim Holding çatısı altında faaliyet gösteren Eksim Enerji’nin, yüzde yüz yenilenebilir enerji alanındaki yatırımlarıyla yenilenebilir enerjinin geleceğinde önemli bir rol almaya hazırlandığını kaydeden Eksim Enerji CEO’su Arkın Akbay, Enerji Dönüşüm Planı üzerine değerlendirmelerde bulundu.
2035 vizyonumuza katkımızı yatırımlarla sürdüreceğiz

‘Yenilenebilir Enerji 2035’ toplantısını ve gelecek vizyonunu değerlendiren Akbay, “Türkiye’nin 2035’e kadar rüzgar ve güneş enerjisine yönelik belirlediği 80 milyar dolarlık yatırım hedefi, enerji sektörüne değerli bir vizyon ortaya koyuyor. 120 bin MW kurulu güç hedefine ulaşmak için her yıl devreye alınacak en az 2 bin MW Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları (YEKA) ve toplamda 5 bin MW deniz üstü rüzgar projeleri, enerji arz güvenliğini ve bağımsızlığını sağlama yolunda kritik bir rol üstlenecek. Depolamalı Rüzgar ve Güneş Enerji Santralleri, mevcut tesislere kapasite artışı ve öz tüketim projeleriyle desteklenen bu büyüme planı, birim alanda enerji üretim verimini artıracak, karbon salımını azaltacak kıymetli bir içeriğe sahip” dedi. Akbay, Eksim Enerji olarak bu vizyona katkı sağlamak için yerli ve yüzde yüz yenilenebilir kaynaklara dayalı yatırımlarını sürdürmeye devam edeceklerini de sözlerine ekledi.
“Yerli ekipmana katkı sürdürülebilir büyümeyi hızlandıracak”
YEKA ihalelerinin temel şartlarından olan yerli ekipman kullanımına sunulan katkı payının, enerjide yeşil dönüşümü hızlandırdığını ifade eden Akbay, “Bu destekler, sanayimizin ürün yelpazesini genişletmenin yanı sıra ihracatımıza da katkı sağladı. Sürdürülebilir ve çevreye duyarlı politikalarımız sayesinde enerji güvenliği yolunda önemli adımlar attık, toplumsal refaha ve kalkınmaya güç verdik. Yenilenebilir enerji kaynakları, alternatifleri olan fosil yakıtlara oranla daha ekonomik maliyet fırsatı sunarak ülkemizin ortalama elektrik enerjisi maliyetlerinin düşmesine katkıda bulunuyor. Bu vesileyle sanayimizin rekabetçiliğini artırıyoruz ve sermaye birikimini kendi dönüşümüne yönlendirmesine imkân sağlıyoruz. Yerli ekipman katkı payı ise bu süreçte önemli bir katalizör görevi üstlendi” dedi. Akbay, sağlanan desteklerin, projelerin hayata geçirilmesinde tüketiciye ek yük yüklemediğini ve hızlandırdığını söyledi. Özel sektör ve devlet kurumları arasındaki yenilenebilir dönüşüm finansmanına yönelik iş birliğinin de küresel rekabette güçlü bir konum edinmesini desteklediğini söyledi.