Hedef 20 ülkede 150 mağaza

Muhammed Tan.
Muhammed Tan.

Ev tekstili, dekorasyon ve sofra ürünleri markası Bella Maison, global trendleri, ev modası ile harmanlayarak müşterileri ile buluşturmaya devam ediyor.

2016 yılında hayata geçen ve mutlu çalışanlar ve mutlu müşteriler mottosu ile hareket eden markanın, yurt dışında sekiz, Türkiye’de ise 13 mağazası bulunuyor. hem Türkiye’de hem de globalde onlıne-offlıne tüm satış kanalları ile ürünlerini kullanıcıları ile buluşturduklarından bahseden Bella Maıson CEO’su Muhammed Tan, 20 ülkede 150 mağaza sayısına ulaşmayı hedeflediklerini belirtti.

Ankara, Bursa, İstanbul, İzmir ve Muğla’da 13, Cezayir, BAE, Fas ve Özbekistan’da toplam sekiz fiziksel mağaza ile hem yurt içinde hem de global pazarda müşteri ile buluşan marka, yıl sonuna kadar KKTC, Bulgaristan, Libya, Filistin, Katar, Türkmenistan ve Azerbaycan başta olmak üzere birçok farklı coğrafyada yeni mağaza açmayı planlıyor. Beş yıl içinde Türkiye’de 50, 20 ülkede de 150 mağaza açmayı hedeflediklerinden bahseden Tan, “Global e-ticaret siteleri üzerinden de başta Almanya, İngiltere ve ABD olmak üzere Bella Maison ürünlerini dünyanın birçok ülkesiyle buluşturuyoruz. Gideceğimiz daha fazla yolumuz; hem çalışan hem de kullanıcı anlamında ulaşacağımız çok fazla hayatın olduğunu biliyoruz” sözlerini ekledi.

Daha verimli iş için daha esnek saatler

Mutlu çalışanların, iş hayatında daha verimli olduklarına vurgu yapan Tan, çalışanları için bugüne kadar hayata geçirdikleri birçok projeyi şu sözlerle anlattı “Çalışanlarımızın trafikte kaybettiği vakti ailelerine ayırmaları için çalışma saatlerimizi bir saat azalttık. Haftada bir gün ofis dışı çalışma sistemini uygulamaya başladık. Çalışma arkadaşlarımıza yılda bir günlük doğum günü izni, kadın çalışanlarımıza ayda bir gün özel gün izni getirdik. Babalık iznini iki haftaya çıkardık ve etkinlik ekibi kurduk. Biz iyi yönetilen şirketlerin çalışanlarına huzur vereceğine, huzurlu çalışanların ailelerine huzur taşıyacağına, huzurlu ailelerin huzurlu bir dünya meydana getireceğine inanıyoruz.”