Mısır, İsrail’le gaz anlaşmasını savundu: 'Siyasi değil ticari' dedi

Mısır, İsrail’le gaz anlaşmasını savundu: 'Siyasi değil ticari' dedi
Mısır, İsrail’le gaz anlaşmasını savundu: 'Siyasi değil ticari' dedi

Mısır yönetimi, İsrail’le imzalanan ve 35 milyar dolara ulaşan doğal gaz anlaşmasına yönelik tepkiler üzerine açıklama yaptı. Kahire, anlaşmanın Filistin meselesiyle hiçbir ilgisi olmadığını savunurken, İsrail’in enerji gelirleri üzerinden bölgesel meşruiyet üretme çabaları yeniden tartışma konusu oldu.

Mısır, İsrail ile yapılan yüksek hacimli doğal gaz anlaşmasının siyasi bir anlam taşımadığını öne sürerek, kamuoyunda artan eleştirilere yanıt verdi. Kahire yönetimi, anlaşmayı tamamen ticari ve ekonomik bir sözleşme olarak nitelese de, İsrail’in enerji ihracatını siyasi ve stratejik kazanca dönüştürdüğü yönündeki eleştiriler gündemdeki yerini koruyor.

Resmi açıklama geldi

Mısır Cumhurbaşkanlığı Enformasyon Servisi Başkanı Diya Reşvan, yaptığı yazılı açıklamada ülkesinin Filistin konusundaki tutumunun değişmediğini savundu. Reşvan, iki devletli çözümü desteklediklerini, Filistin halkının zorla yerinden edilmesini ise reddettiklerini belirtti. Buna rağmen İsrail’le yapılan doğal gaz anlaşmasının “tamamen ticari” olduğunu iddia etti.

İsrail’in enerji üzerinden alan genişletmesi

Reşvan, basın ve sosyal medyada anlaşmaya yönelik eleştirilerin “siyasi istismar” içerdiğini ileri sürerken, söz konusu sözleşmenin piyasa kuralları çerçevesinde yapıldığını söyledi. Ancak eleştirmenler, İsrail’in Leviathan gaz sahası üzerinden elde ettiği gelirlerle hem ekonomik hem de diplomatik alanını genişlettiğine dikkat çekiyor.

Anlaşmanın detayları

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, anlaşmayı “ülke tarihinin en büyük doğal gaz anlaşması” olarak duyurmuştu. İsrail merkezli NewMed şirketinin açıklamasına göre, Leviathan sahasından 2040 yılına kadar Mısır’a 130 milyar metreküp doğal gaz ihraç edilmesi planlanıyor. Anlaşmanın toplam değerinin 35 milyar dolar seviyesinde olduğu belirtiliyor.

Bölgesel dengeler ve eleştiriler

Mısır tarafı, ABD’li enerji şirketi Chevron ve özel firmaların da anlaşmada yer aldığını, devletin doğrudan taraf olmadığını savunsa da, İsrail’in Akdeniz’deki enerji kaynaklarını bölgesel baskı ve nüfuz aracı olarak kullandığı yönündeki eleştiriler güçleniyor. Leviathan sahasında üretilen gazın önemli bölümünün Mısır ve Ürdün’e satılması, Tel Aviv’in enerji kartını daha etkin kullandığını ortaya koyuyor.