Perakendede abonelik çağı
Abonelik hizmetleri, neredeyse her şeyin kapımıza gelmesini sağlayan modern bir e-ticaret sistemi olarak popülaritesini arttırıyor. Başlangıçta güzellik ürünlerine yönelik başlayan abonelik kutuları son birkaç yılda büyük gelişim gösterdi. Günümüzde ise her zevke hitap eden haftalık, aylık ve üç aylık paketler sunan niş kutular ve hizmetler var.
Abonelik sistemi özellikle Kuzey Amerika pazarında ciddi bir büyüklüğe ulaştı. UnivDatos Market Insights’a göre 2023’te doğrudan tüketiciye yönelik tüm işletmelerin yüzde 75’inin abonelik hizmetleri sunacağı tahmin ediliyor. 2025’e kadar ise küresel abonelik e-ticaret pazarının 478 milyar doları aşması bekleniyor. Perakende devi Amazon da kutu aboneliğinin geleceğini çok önceden gören şirketlerden biri olarak bu alana çok uzun süredir yatırım yapıyor. Sadece 2019 yılında e-ticaret devinin abonelik kutu gelirleri, şirketin yıllık toplam cirosunun yüzde 20’si olan yaklaşık 20 milyar dolara ulaştı.
Abonelik sistemi sadece kutu aboneliği değil perakende alanında da yaratıcı uygulamaların hayata geçirilmesini sağladı. Güzellik ve bakım, yeme içme, giyim, hobi, evcil hayvan, kadın-erkek ve çocuklara yönelik abonelik kutularının yanı sıra abonelerine belirli periyodlarda çiçek, kitap, kahve ya da farklı konsept ürünler ulaştıran platformlar oldukça revaçta.
Abonelikler neden seviliyor?
Kutu abonelikleri farklı bir alışveriş deneyimi olmasının yanı sıra kullanıcılara sağladıkları avantajlar nedeniyle tercih ediliyor. Birçok farklı kategoride yeni ürünleri keşfetmenin yanı sıra alternatif bir hediye seçeneği olarak görülmesi de bu aboneliklerin tercih edilmesindeki diğer faktörler.
Abonelik sistemi, ürün ya da hizmet ne olursa olsun belirli periyotlarda abonelere bu ürün ve hizmetlerin ulaştırılmasına dayanıyor. Aboneler, teslimat sıklığı, kutu içeriği veya ödeme planlarını seçenekler arasından kendileri belirleyebiliyor. Sistemin en önemli özelliği ise abonelerle düzenli olarak iletişim içerisinde bulunmak. Evcil hayvan ürünleri gibi bazı ürün gruplarında kullanıcılar düzenli teslimatlar nedeniyle ne teslim edileceğini bilse de, sistemin en önemli özelliklerinden biri de gelecek ürünün sürpriz olması.
Amaç sadık müşteri
Tüketicilere düzenli olarak kullandıkları ürünlerde ücret ve zaman açısından tasarruf sağlayan abonelik sisteminin başarısı büyük ölçüde sadık müşteriler yaratılmasına dayanıyor. Türkiye’de de son yıllarda birçok girişim faaliyete geçse de sistemin başarılı olması büyük ölçüde abone olan kişilerin sürekliliğine dayanıyor.
2019 yılında iki kadın girişimcinin çabası ile kurulan Latissim, kişilerin güzellik ve bakım ürünlerine aylık abonelik modeli ile ulaşmasını sağlayan sürpriz kozmetik kutu konsepti olarak hizmet veriyor. Latissim web sitesi üzerinden giriş yapan kullanıcılar, makyaj alışkanlıkları, saç tipleri, cilt analizi ve tercih ettikleri kozmetik markalarını belirleyen bir testi dolduruyorlar. Testi tamamlayan kullanıcılar 139 TL karşılığında içerisinde en az 400 TL değerinde ürün olacak şekilde kişiye özel hazırlanan Latissim sürpriz kutusuna sahip oluyor. Latissim Kozmetik’in henüz genç bir marka olmasına rağmen ikinci ayında 3 bin üye sayısına ulaştığını belirten kurucu Müge Beğen, abonelerin cilt analiz sonuçlarının değerlendirilip detaylı içerik araştırması sonucunda kişileştirilmiş ürünleri Latissim Box aracılığı ile kullanıcılara ulaştırdıklarını belirtirken, şu anda 400 abone ve 5 bin üyeye hizmet verdiklerini belirtiyor.
Beğen’e göre abonelik sistemi kullanıcılara birçok avantaj sunması ile öne çıkıyor. Platform üzerinden yapılan anketler, ürün yorumları ve LatissimCredit sistemi ile aboneler sistem ve içerik hakkında geri bildirim sağlayabiliyor. “Bu sayede kullanıcılarınız ile uzun süreli ilişkiler kurabilir ve hedef kitlenizin ihtiyaçlarını daha doğru analiz etme imkânı sağlayabilirsiniz” diyen Beğen’e göre, aynı zamanda kullanıcılar da ödemeleri otomatik olarak gerçekleştirerek hizmeti kısa sürede almanın kolaylığını yaşıyor. “Memnun kaldığınız bir hizmetin devamlılığı için sürekli ödeme yenilemek günümüz şartlarında zaman kaybı yaratıyor” şeklinde konuşan Beğen’e göre abonelik sistemi ilerleyen zamanlarda daha çok tercih edilecek.
“Daha gidilecek çok yol var”
2019 yılında faaliyete geçen KutuKutuKitap ise abonelerine belirli aralıklarla seçilen kitapları ulaştıran bir girişim. Başlangıçta Türkiye’de abonelik sisteminin yaygın olmaması dolayısıyla yazılım ve teknoloji geliştirme konusunda zorluk yaşadığını belirten KutuKutuKitap kurucusu Can Gülderen, zamanla istedikleri altyapı sistemini oluşturduklarını belirtiyor.
“Şirketimizde iki farklı abonelik sistemi mevcut. 0-12 yaş için çocuk kitapları ve yetişkinler için edebiyat türünde abonelik sistemi seçeneğimiz buluyor.” şeklinde açıklamada bulunan Gülderen’e göre kitap aboneliği konusunda temel avantaj, ailelerin özellikle çocuk kitapları konusunda hangi yayınevinin hangi seçkilerinin çocuklar için uygun olduğu konusunda kararsız olmaları ve bu konuda onlara destek olunması şeklinde belirtiyor. Ayrıca abonelik sisteminin fiyat avantajı da sağladığını belirten Gülderen’e göre abonelik konusunda birkaç yılda çok ilerleme kaydedilse de, bu konuda gidilecek daha çok yol var ve abonelik sistemi yakın gelecekte hak ettiği yere gelecek.