Ukrayna Savaşı: Gazetecilik kisvesine bürünmüş militarizm

Pierre Chıartano/İtalyan gazeteci.
Pierre Chıartano/İtalyan gazeteci.

Antik Yunan oyun yazarı Eshilos, savaşın ilk kurbanının hakikat olduğunu söyler. 20 yılı aşkın bir süredir, bilgi savaşı adı verilen savaşlar geleneksel saha savaşları kadar, belki ondan da stratejik hale geldi.

Propaganda günümüzde gelişmiş bir araç olmakla birlikte, diğer Avrupa ülkelerinde olduğu gibi, İtalya örneği de, ülkenin Ukrayna'da yaptığı haberciliğin ne kadar düşük kalitede olduğunu gösteriyor. Öyle ki, Birinci Dünya Savaşı’nda benimsenen “iletişim” tarzı bile bugün Kiev’de yapılan haberciliğe kıyasla partizan olmayan bir habercilik gibi görünüyor. Avrupa'daki ve benzer şekilde ABD'deki ana akım medya, esasında ABD Başkanı Joe Biden'ın kuklası (Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski’nin) propagandasıdır. İtalyan bir muhabir, "gerçeği söyleyebilecek" nadir kişilerden biri olduğunu ve Ukrayna'daki katliamlara dair "inkâr edilemez gerçekleri" dile getirdiğini iddia ediyor.

Söz konusu gazeteciye cevaben, gazeteciliği dinle, gazetecileri de ruhban sınıfıyla karıştırdığını söylemek istiyorum. Bunlar komik olmanın da ötesinde, küstahça iki ifade olup, şüphelerini bir kenara bırakarak hiçbir şeyi etiketlemeksizin gördüklerini haber yapması beklenen bir gazetecinin yapamayacağı kadar ölçüsüz bir açıklama. Ancak görüyorum ki, bunu yapmak, "militan" terimini her zaman övünülecek bir sıfat olarak kullananlar için zor bir iş. Taraf tutmak, geçmişte Irak, Afganistan, Libya, Suriye, Tunus ve Mısır gibi ülkelerde olduğu gibi, bugün Ukrayna için de bir “zorunluluk.” Artık sahada muhabirleri değil, bir bayrağa hizmet eden ve bilgi iletmekten ziyade, "duygusal anlamda aşırı yükleme” yaparak bilişsel yönelim bozukluğuna yol açmak gibi açık bir amaca hizmet eden gerçek askerleri görüyoruz.

Amaç, elbette siyasi bir kararı desteklemek olup, bu durumda ise Avrupa'yı doğrudan bir savaşa sürüklemektir. Birkaç istisna dışında, tüm medya kuruluşları ve gazeteler sahaya konuşlanmış durumda. Her biri elinde süngülerle sahaya dizilmiş ve kendileri gibi düşünmeyenleri insanlıktan çıkarmaya hazır. İnsanlık olarak zaten kaybettiğimizden, yaklaşmakta olan savaşın amacını anlayamıyoruz.

Küreselcileri “Büyük Sıfırlama” adı verilen aptalca planı uygulamaya ve çılgınca bir insan sonrası toplum tasarlamaya iten sebep budur. Buradaki amaç finans imparatorluğunun temel taşı olan ABD dolarını kurtarmaktır. Ukrayna'daki savaş, koronavirüs oyununun neden olduğu (amaçlanan) ekonomik yıkımı meşrulaştırmak için oluşturulan bir sis perdesidir. Arkasında da, temelleri adeta atık kâğıt olan türev finansman üzerine kurulu olan büyük bir dolar kurtarma operasyonu var. Küresel ekonomiyi zehirleyen zehirli finans, dünya GSYİH'sının birkaç katına tekabül ediyor. Dolayısıyla, her şey çökmeden önce bu atık kağıtları somut kazanca dönüştürmek için hammadde, arazi, gayrimenkul gibi dayanıklı malları hızlı bir şekilde satın almak gerekiyor. Peki baskın kime yapılacak? Önce Avrupa’ya, sonra Rusya’ya. Ancak işler çok karıştığı için, sistem küresel ekonomik çöküşü meşrulaştırmak zorunda. Bunu ilk önce koronavirüs oyunuyla birlikte uzun süreli ekonomik kapanmalar ve insan haklarını kısıtlama yoluyla yapmış, şimdi de sert bir çatışma kisvesi altında yoksulluğu küreselcilerin planı gibi değil, savaşın bir yan ürünü olarak sunma suretiyle yapıyor. Tüm bunlara bakarak, gazeteciliğin neden militarize edildiğini ve bağımsız haberciliğin neden düşman olarak görülüp hedef alınması gerektiğini daha iyi anlayabiliriz.