Vergi affı neler getiriyor?

Yeminli Mali Müşavir Hakkı Sayan.
Yeminli Mali Müşavir Hakkı Sayan.

Cumhuriyet tarihimizin 42. vergi affı 12.03.2023 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Öyle anlaşılıyor ki ortalama 2,5 yılda bir vergi affı ya da yapılandırması çıkmış. Hal böyle olunca vergi mükellefleri için vergi afları adeta olağanlaşmış durumda.

Vergi aflarını gerekli kılan olağanüstü durumlar ve konjonktürler elbette olabilir. Ancak bunların sık tekrarlanması şüphesiz yarardan çok zarar getiriyor. Vergi adaleti zedeleniyor, vergiye uyum bozuluyor ve haksız rekabet nedeniyle piyasa mekanizması olumsuz etkileniyor. Kısacası vergi sisteminin temelleri zarar görüyor. Sistemin sağlıklı sürdürülebilirliği sorgulanır hale geliyor.

Pandemi ile başlayan ve yakın coğrafyamızda süregiden savaş ve istikrarsızlıklarla devam eden ekonomik ortam az ya da çok herkesi etkiliyor. 6 Şubat’ta Kahramanmaraş merkezli olarak geniş bir coğrafyada etkili olan tarihin en büyük depremi, hem afetzedeler hem de devlet açısından ağır ekonomik sonuçlar doğurdu. İşte bu şartlar altında geçen ay TBMM’de bugüne kadar yapılan en geniş kapsamlı mali af kanunu kabul edilerek yasalaştı.

Bu affın, ekonomik kriz ortamında zor durumda olan mükelleflerin işlerini toparlaması için fırsat oluşturmasını ve çeşitli nedenlerle kamuya borçlu olan vatandaşlara bir rahatlık ve devam eden dava ve ihtilafların çözülüp yeni bir sayfa açılmasını, devlet için sağlıklı ilave gelir kaynağı oluşturmasını dileyelim. Elbette bu affın ardından gerekli reformların hayata geçirilerek sürdürülebilir, adil, dengeli bir vergi sistemi için somut adımlar atılmasını da temenni edelim. Vergi barışı, borç yapılandırması, matrah artırımı gibi kavramlarla ifade edilmeye çalışılan bu af paketinin içinde neler var?

Devlet alacaklarını yapılandırıyor

Bu başlıkta akla hemen vergiler gelse de affın kapsamına SGK prim borçları ile çeşitli kamu kurum ve kuruluşlarına olan adli ve idari para cezaları, primler, zamlar ve faizler de giriyor. Meslek odalarına üyelerinin aidat borçları, odaların birliklerine olan borçları, araç muayene borçları, trafik para cezaları, askerlik, seçim, nüfus para cezaları, RTÜK idari para cezaları da yapılandırma kapsamındaki diğer borçlar.

Temel olarak, 31.12.2022 tarihi itibariyle kesinleştiği halde ödenmemiş borçların işlemiş faizleri/zamları ile varsa cezaları silinerek yerine Yİ-ÜFE endeksiyle güncel bir tutar hesaplanıyor ve bulunan yeni borç tutarı belirli katsayılar uygulanarak 48 aya kadar taksitlendiriliyor. Taksitlendirme seçeneğinde katsayılar hâlihazırda geçerli olan yüzde 2,5 gecikme zammı oranına göre oldukça düşük. 12 ay taksit için 1.09, 48 ayda ise 1.36 katsayısı uygulanıyor.

Hesaplanan tutarların tamamı ilk taksit süresi içinde (30.06.2023’e kadar) peşin ödenirse katsayı uygulanmıyor ve Yİ-ÜFE esas alınarak hesaplanacak tutarın yüzde 90’ını da siliniyor. Yapılandırma için son başvuru 31.05.2023 iken, ilk taksit ödemesi 30.06.2023 tarihine kadar yapılabiliyor.

Dava aşamasındaki alacaklar ile vergi ihtilafları için fırsatlar var

Hukuki süreç itibariyle henüz kesinleşmemiş veya dava aşamasında bulunan vergi tarhiyatları, gümrük vergisi tahakkukları ile idari para cezaları da bu af düzenlemesi kapsamında yapılandırılıyor.

  • Kanun’un yürürlük tarihi olan 12 Mart 2023 tarihi itibariyle açılmış ya da dava açma süresi henüz geçmemiş vergi ve cezaları ile idari para cezaları için yapılandırma fırsatından yararlanmak mümkün.

Yapılandırmaya başvurulduğunda; dava açılmış veya dava açma süresi geçmemiş alacaklarda vergi aslının yarısı ile vergi aslına bağlı cezanın tamamı kaldırılıyor. Vergi aslından yapılan indirimin oranı davanın bulunduğu safhaya ve yapılandırma başvurusu tarihi itibariyle verilmiş kararın lehe ya da aleyhe olmasına göre değişebiliyor. Örneğin, açılan bir vergi davasında ilk derece mahkemesinin kararı mükellef lehine gerçekleşmiş ise yapılandırmaya başvurulduğunda vergi aslının yüzde 90’ı cezanın ise tümü kaldırılıyor.

Bu avantajlı yapılandırma imkânından faydalanabilmek için dava açılmaması, açılmış davalardan ise vazgeçilmesi gerekiyor.

Yazının devamı Z Raporu 47. sayısında