2 gıdada büyük tehlike | Doğurganlığı etkiliyor: 2050'de her dört kişiden biri 65 yaş üzerinde olacak'

Türkiye'de doğurganlık oranının 1,48'e kadar düşmesi uzmanları kaygılandırırken, düşüşün sağlık, eğitim, sosyal güvenlik ve savunma politikalarını etkileyeceği belirtiliyor. Güvenlik uzmanı Coşkun Başbuğ, gıda üzerinden sürdürüldüğünü savunduğu “biyolojik savaşın” doğurganlığı zayıflattığını öne sürerken, akademisyenler genç nüfustaki daralmanın gelecek yıllarda daha belirgin hissedileceğini söylüyor.
1-4
Türkiye Gazetesi'nde yer alan habere göre, Türkiye’nin uzun süredir tartıştığı doğurganlık sorunu yeniden gündemde. TÜİK verilerine göre doğum oranının 1,48’e kadar inmesi, ülkeyi nüfus yenilenme eşiği olan 2,1’in oldukça altına çekti. Uzmanlar, bu tablonun 2019’dan bu yana devam eden gerilemeyle birleştiğinde, eğitimden sağlığa ve sosyal güvenliğe kadar pek çok alanda sistematik baskı oluşturduğunu ifade ediyor.
2-4
Genç nüfusta hızlı daralma: Eğitim ve sağlık etkilenecek
Hacettepe Üniversitesi’nden Prof. Dr. Mehmet Ali Eryurt, özellikle 5 yaş altı nüfustaki düşüşün altını çizerek, 2018’de 6,5 milyon olan bu grubun bugün 4,8 milyona gerilediğini aktarıyor. Eryurt’a göre öğrenci sayısındaki bu azalma, bazı bölgelerde sınıf mevcutlarının hızla düşmesine hatta okul kapatmalarına yol açabilecek.
Türkiye’de 65 yaş üstü nüfusun 9,5 milyona ulaşması, sağlık harcamalarının ve kronik hastalık yükünün de artacağı anlamına geliyor. Eryurt, 2050’de her dört kişiden birinin 65 yaş üzerinde olacağını belirtiyor.
3-4
“Biyolojik savaş” iddiası: Tavuk ve mısır eleştirisi
Güvenlik uzmanı Coşkun Başbuğ, doğurganlıktaki gerilemeyi yalnızca sosyoekonomik gerekçelerle açıklamanın doğru olmadığını savunuyor. Başbuğ’a göre, gıda üzerinden yürütülen bir “biyolojik savaş”, özellikle genç nüfusu hedef alıyor.
Başbuğ, tavuk ve mısır tüketiminin yaygınlaşmasıyla üreme sağlığı üzerinde olumsuz etkiler görüldüğünü öne sürerek, “Bu iki ürün kısırlığı artıran en büyük etkenlerden. Türkiye bir dönem beyaz et tüketimine yönlendirildi, ardından doğurganlıkta ciddi düşüş yaşandı” ifadelerini kullanıyor.
4-4



