Cuma hutbesi konusu nedir? Diyanet 28 Kasım 2025 Cuma hutbesini yayımladı

28 Kasım Cuma hutbesi konusu ve tam metni Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından erişime açıldı. Cuma namazına gidecek olan milyonlarca vatandaş, "Bu haftaki Cuma hutbesi konusu nedir?" sorusuna yanıt arıyor. Diyanet, bu haftaki hutbenin başlığını "Fedakârlığın Zirvesi: Îsâr" olarak belirledi. İşte 28 Kasım 2025 tarihli Cuma hutbesi PDF metni ve konusu...
1-6
İslam alemi için haftanın en önemli ibadetlerinden biri olan Cuma namazı öncesinde, Diyanet İşleri Başkanlığı Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü haftalık hutbe metnini yayınladı. 28 Kasım 2025 tarihli hutbede, toplumsal dayanışma, bencillikten arınma ve başkalarını düşünme (Îsâr) kavramları ön plana çıkıyor.
2-6
BU HAFTAKİ (28 KASIM) CUMA HUTBESİ KONUSU NEDİR?
Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından hazırlanan 28 Kasım 2025 tarihli Cuma hutbesinin konusu "FEDAKÂRLIĞIN ZİRVESİ: ÎSÂR" olarak belirlenmiştir.
Hutbede; İslam'ın temel gayelerinden birinin sevgi ve kardeşlik toplumu inşa etmek olduğu vurgulanırken, kişinin kendi ihtiyacı olsa dahi kardeşini kendine tercih etmesi anlamına gelen "Îsâr" kavramı işlenmektedir. Hutbede ayrıca Gazze'deki mazlumlar, engelli vatandaşlar ve komşuluk ilişkileri üzerinden fedakarlık örnekleri verilmektedir.
3-6
28 KASIM 2025 CUMA HUTBESİ TAM METNİ
FEDAKÂRLIĞIN ZİRVESİ: ÎSÂR
Muhterem Müslümanlar! Yüce dinimiz İslam’ın temel gayelerinden biri de Allah rızası için birbirini seven, birbirine yardım eden, iyilikte yarışan erdemli insanların oluşturduğu bir toplum inşa etmektir. İslam, bunun yolunu da bize göstermiştir. Bu yol, sevgi ve kardeşlik temeline dayanan; kişiyi bencillik, cimrilik ve kıskançlık gibi kötü hasletlerden arındıran îsâr duygusudur.
Aziz Müminler! Îsâr; yalnızca Allah’ın rızasını gözeterek insanların ihtiyaçlarını imkânımız nispetinde karşılamaya gayret göstermektir. Kendimizi düşündüğümüz kadar hatta daha da fazla başkalarını düşünmektir.
Îsâr; şefkat, merhamet ve sabırla anne ve babamızın, eş ve çocuklarımızın gönüllerini hoş tutabilmektir. Engelli kardeşlerimize hayatı kolaylaştırmak; göremeyenin gözü, konuşamayanın dili, işitemeyenin kulağı, yürüyemeyenin ayağı, tutamayanın eli olabilmektir.
4-6
Îsâr; içinde yaşadığımız toplumun, hatta bütün insanların iyiliğe ve hayra ulaşması için kimi zaman malımızdan, kimi zaman rahatımızdan vazgeçmektir. Kimi zaman yanı başımızdaki komşularımızın, kimi zaman akrabalarımızın, kimi zaman da Gazze’deki mazlum kardeşlerimizin yanında olmak, maddi ve manevi desteğimizi onlardan esirgememektir. Yeri geldiğinde ise din, vatan ve mukaddesat uğruna canımızı feda etmektir.
"SİZDEN BİR KARŞILIK BEKLEMİYORUZ"
Kıymetli Müslümanlar! Bizler, fedakârlığın en güzel örneklerini Peygamber Efendimiz (s.a.s) ve güzide ashabından öğrendik. Onlar, başlarına gelen bütün zorluklara göğüs germişler, insanların gönüllerinin İslam’a ısınmaları için var güçleriyle çalışmışlar, onlar için Cenâb-ı Hakk’a daima dua etmişlerdir.
“Onlar, yiyeceklerini yoksula, yetime ve esire seve seve ikram ederler. Ve şöyle derler: Biz size Allah için ikram ediyoruz; sizden ne bir karşılık ne de bir teşekkür bekliyoruz” ayet-i kerimesinin yaşayan örnekleri olmuşlardır.
5-6
Değerli Müminler! Sevgili Peygamberimiz (s.a.s) bir hadis-i şeriflerinde, “Kendiniz için istediğinizi mümin kardeşiniz için de istemedikçe gerçek anlamda iman etmiş olamazsınız” buyurmaktadır.
Hal böyleyken, bugün basit gibi görünen ancak îsâr ahlakımızla çözebileceğimiz nice davranışlara şahit olmaktayız. Bir yandan birbirine ikram için yarışan insanların öte yandan trafikte yol vermemesi, hatta bunun için tartışması, ambulans ve itfaiye araçlarının geçişini engellemesi, emniyet şeridini ihlal etmesi, engellilere ayrılan park yerlerine araçlarını park etmesi ne kadar da ibretlik bir durumdur.
6-6





