Depremin habercisi mi? | Uydu verileri işaret etti: Türkiye’de 2 kritik bölge hareketleniyor
Avrupa Uzay Ajansı'nın Sentinel-1 uydularından elde edilen veriler, Konya ve Bursa ovalarında dikkat çekici düşey ve yatay yer hareketlerini ortaya koydu. Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi'nden Prof. Dr. Şenol Hakan Kutoğlu'nun analizine göre Konya Ovası'nda yeraltı suyu çekimine bağlı çökmeler sürerken, Bursa Ovası'nda yıllık düşey hareket 6 santimetreye yaklaşıyor.
1-5
Türkiye’de yer hareketleri uydu verileriyle izlenmeye devam ediyor. Avrupa Uzay Ajansı’nın Sentinel-1 uydularından sağlanan verilerin işlenmesiyle, Konya ve Bursa ovalarında hem düşey hem yatay deformasyonlar tespit edildi. Analizler, Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Harita Mühendisliği Bölümü’nden Prof. Dr. Şenol Hakan Kutoğlu tarafından değerlendirildi.
2-5
Konya Ovası’nda belirgin düşey çökmeler
Çalışmaya göre Türkiye’de en yüksek düşey yer hareketi Konya Ovası’nda görülüyor. Uydu görüntülerinde mavi tonlarla işaretlenen alanlarda 5 ila 10 santimetre arasında değişen çökmeler kaydedildi. Bu hareketlerin, uzun süredir devam eden yeraltı suyu çekilmesiyle doğrudan ilişkili olduğu belirtildi. Veriler, bu sürecin yıllar boyunca sürdüğünü ve devam etmesi halinde obruk oluşumlarının da süreceğini ortaya koyuyor.
3-5
Yatay hareketler ve tektonik etki
Konya Ovası’ndaki incelemeler, düşey çökmenin yanı sıra tektonik kaynaklı yatay hareketlerin de bulunduğunu gösterdi. Yıllık yaklaşık 4 santimetrelik bu hareketlerin, bölgedeki fay hatlarıyla bağlantılı olabileceği ifade edildi. Uzun vadede bu süreçlerin, bölgenin geometrik yapısında belirgin değişimlere yol açabileceği değerlendiriliyor.
4-5
Bursa Ovası ve Uludağ’daki bulgular
Benzer analizler Bursa Ovası’nda da yapıldı. Sonuçlar, ovada yılda yaklaşık 6 santimetreye varan düşey hareketlerin yaşandığını ortaya koydu. Bu hareketlerin hem yeraltı suyu çekilmesiyle hem de bölgedeki fay yapılarıyla ilişkili olabileceği belirtildi. Ayrıca Uludağ’ın yılda ortalama 2 santimetre yükseldiği tespit edildi; bu eğilimin sürmesi halinde yüzyıl içinde birkaç metrelik bir yükselme olasılığına işaret edildi.
5-5
Yapılar için olası riskler
Yer hareketlerinin devam etmesi halinde, özellikle yerleşim alanlarındaki yapılarda hasar riski bulunuyor. Zemindeki farklı yönlü hareketlerin, binaların köşe noktalarında gerilmelere neden olabileceği ve bu durumun yapısal sorunlar doğurabileceği vurgulandı.
KAYNAK / AA