Fazlaya kaçtığınızda ömrünüzü kısaltabilecek 8 'sağlıklı' alışkanlık

Daha uzun yaşamak için genellikle sağlıklı alışkanlıklar edinmeye odaklanırız, ancak iyi niyetle yapılan bazı davranışlar, fazla abartıldığında geri tepebilir. Aşırı takviye almaktan fazla uyumaya kadar bazı yaygın “iyi” alışkanlıklar, fark edilmeden ömrünüzden çalıyor olabilir. İşte sağlık uzmanlarına göre, uzun ve sağlıklı bir yaşam istiyorsanız tekrar gözden geçirmeniz gereken bazı alışkanlıklar...
1-10
Fazla uyumak, sürekli çalışmak, hep pozitif kalmaya çalışmak… Sağlıklı sandığınız bu 8 alışkanlık aslında ömrünüzü kısaltıyor olabilir
2-10
Sağlıklı bir yaşam sürmek için bazı alışkanlıkları hayatımıza dahil ederiz. Ancak uzmanlar uyarıyor: “Sağlıklı” olarak bildiğiniz bazı davranışlar, abartıldığında tam tersi etki yaratabilir. İşte ömrü uzatmak yerine sizi yavaş yavaş yıpratabilecek 8 alışkanlık…
3-10
Her gün yoğun tempoda egzersiz yapmak
Spor yapmak elbette sağlıklı. Ancak her gün yüksek yoğunluklu egzersiz yapmak kalbe, eklemlere ve bağışıklık sistemine zarar verebilir. Uzun vadede hormon dengesini bozabilir, yorgunluğa ve sakatlıklara neden olabilir.
Uzmanlar, haftada 150-300 dakika orta tempolu egzersiz (örneğin hızlı yürüyüş, yoga) veya 75-150 dakika yüksek tempolu egzersizin (örneğin HIIT) yeterli olduğunu söylüyor. Ayrıca haftada en az iki kez kas güçlendirici antrenman yapılmalı ve dinlenme günleri mutlaka eklenmeli.
4-10
Günde 9 saatten fazla uyumak
Uyku, vücudun kendini yenilemesi için çok önemli. Ancak fazla uyumak da bazı sağlık risklerini beraberinde getirebilir.
Uzmanlara göre, her gün 9 saatten fazla uyuyan kişilerde diyabet, kalp hastalıkları ve zihinsel yavaşlama gibi sorunlar daha sık görülüyor. Bu durum bazen depresyon, uyku apnesi gibi altta yatan rahatsızlıkların da habercisi olabilir.
İdeal olan her gün 7-9 saat arası uyumak ve uyku saatlerini mümkün olduğunca sabit tutmak.
5-10
Sağlığı takıntı haline getirmek
Sağlığınızı önemsemek elbette çok değerli. Ancak sürekli vücudunu dinlemek, sık sık doktora gitmek veya internetten hastalık araştırmak bir noktadan sonra psikolojik yorgunluk yaratabilir.
Bu durum, sağlık kaygısı (hipokondri) olarak adlandırılır ve depresyon, anksiyete gibi sorunlara yol açabilir.
Uzmanlar, dengeli yaklaşımı öneriyor: Rutin sağlık kontrollerinizi yaptırın, ancak kendinizi sürekli kontrol etmekten vazgeçin. Hayatınıza sosyal bağlantılar, hobiler ve neşe katın.
6-10
İşi, sosyal ilişkilerin önüne koymak
Sürekli çalışmak, üretken olmak toplumda genellikle takdir edilir. Ancak sosyal hayatı ihmal etmek, insanı uzun vadede yalnızlığa sürükleyebilir.
Uzmanlara göre, yalnızlık kalp hastalıkları, zihinsel gerileme ve hatta erken ölüm riskini artırıyor.
İş dışında sosyal ilişkiler kurmak, sevdiklerinizle vakit geçirmek ve anlamlı bağlar kurmak duygusal sağlığınız için büyük önem taşıyor.
7-10
Duyguları bastırıp sürekli pozitif görünmeye çalışmak
Her zaman pozitif olmak bir hedef haline geldiğinde, gerçek duygular bastırılabilir. Üzüntü, öfke, korku gibi duyguları bastırmak ise vücudu sürekli stres altında bırakır.
Bu da bağışıklık sistemini zayıflatır, kronik ağrılar, uykusuzluk ve kaygı gibi sorunlara neden olabilir.
Uzmanlar, zor duyguları bastırmak yerine kabul etmeyi ve sağlıklı şekilde ifade etmeyi öneriyor.
8-10
Sadece farkındalık 'uygulamalarına' bağımlı olmak
Meditasyon ve nefes egzersizleri gibi uygulamalar faydalı olsa da, bu alışkanlıkları sadece bir uygulamaya bağlı şekilde yapmak sağlıklı bir yöntem olmayabilir.
Eğer sadece bir uygulama açıkken rahatlıyorsanız, bu durum bedeninizin kendi başına rahatlama becerisini geliştiremediğini gösterir.
Uzmanlar, ekran kullanmadan da yapılabilecek basit nefes ve topraklanma egzersizlerinin günlük rutine dahil edilmesini tavsiye ediyor.
9-10
Sürekli meşgul olmak ve hiç durmamak
Hep bir şeylerle meşgul olmak, hiç boş durmamak günümüz dünyasında adeta övülen bir durum haline geldi. Ancak bu durum sinir sistemini sürekli tetikte tutar.
Uzun vadede vücutta iltihaplanma artar, bağışıklık sistemi zayıflar ve stres hormonları dengeden çıkar.
Uzmanlar, gün içinde kısa molalar verilmesini, nefes çalışmaları, hafif esneme hareketleri gibi “durma anlarının” da rutine eklenmesini öneriyor.
10-10









