İzmir’de baraj alarmı büyüyor: Su kesintileri için kritik açıklama yapıldı
İzmir'de yağışların mevsim normallerinin altında kalması ve su yönetimindeki kayıplar baraj seviyelerini kritik düzeylere çekti. Tahtalı Barajı'nın aktif doluluğunun yüzde 1'in altına inmesi üzerine, 13 ilçede iki günde bir uygulanan su kesintileri günlük programa çevrildi. Uzmanlar, kentin uzun süredir uyarılan kuraklık riskine karşı yeterli hazırlık yapılmadığını belirtiyor.
1-6
İzmir’de kuraklığın etkisinin artması ve yağışlardaki dengesizlik, kentin içme suyu kaynaklarında ciddi düşüşe yol açtı. İZSU’nun güncel verilerine göre kentin ana su kaynağı olan Tahtalı Barajı’nın aktif doluluğu yüzde 0,87’ye kadar geriledi. Geçen yıl aynı dönemde yüzde 11 seviyesinde olan barajdaki su miktarının sadece 2 milyon metreküpe indiği bildiriliyor. Kentteki diğer barajlarda da benzer düşüşler yaşanırken, Balçova ve Gördes barajlarında kullanılabilir su kalmadı.
2-6
Yağışlardaki dalgalanma sorunu derinleştirdi
Meteoroloji Genel Müdürlüğü, İzmir’de yağışların son iki ayda keskin biçimde değiştiğini kaydetti. Ekim ayında uzun yıllar ortalamasının iki katı yağış görülmesine rağmen, Kasım ayı olağan seviyelerin yaklaşık yüzde 40 altında kaldı. Bu dengesizlik, özellikle yaz aylarından bu yana süren kuraklıkla birleşince baraj seviyelerini hızla aşağı çekti.
3-6
Kesintiler günlük programa alındı
İZSU, su arzındaki düşüş nedeniyle 6 Ağustos’ta başlattığı su yönetim planını güncelledi. Bornova, Bayraklı, Konak, Karşıyaka ve Buca’nın da aralarında olduğu 13 ilçede uygulanan iki günlük kesinti periyodu, artık her akşam 23.00–05.00 saatleri arasında düzenli olarak yapılacak. Kurum, bu uygulama ile yalnızca gece saatlerinde 75–80 bin metreküp su tasarrufu sağlandığını belirtiyor.
4-6
“Kayıp-kaçak oranı hâlâ yüksek” uyarısı
Türkiye Bilimler Akademisi Çalışma Grubu Üyesi Prof. Dr. Doğan Yaşar, İzmir’de su yönetiminin yıllardır yapısal sorunlar taşıdığı görüşünde. Yaşar, kentte kayıp-kaçak oranının resmi açıklamalarda yüzde 25 görünmesine rağmen gerçek rakamın yüzde 35’e daha yakın olduğunu ifade etti. Bu nedenle altyapıda kapsamlı bir yenileme yapılmadıkça kesintilerin 2026’ya kadar sürebileceğini söyledi.
5-6
“Tahtalı Barajı fiilen devre dışı kaldı”
Prof. Yaşar, Tahtalı Barajı’ndaki su seviyesinin kritik eşiğin altına indiğini vurgulayarak, barajın aktif kapasitesinin neredeyse tamamen tükendiğini dile getirdi:
“Normal koşullarda 300 milyon metreküp su tutması gereken barajda bugün yalnızca 2 milyon metreküp su kalmıştır.”
Yaşar, geçmiş yıllarda barajlar doluyken bile yeraltı suyunun yoğun biçimde kullanılmasının bugün kentin karşı karşıya kaldığı maliyet ve su krizini ağırlaştırdığını belirtti.
6-6
“Sorun yağış değil, yönetim” değerlendirmesi
Prof. Yaşar, Türkiye’nin nötr iklim döngüsüne gireceği 2026 yılı itibarıyla yağışların artabileceğini, ancak esas sorunun suyun yönetimindeki eksiklikler olduğunu söyleyerek şu uyarıda bulundu:
“İzmir’in problemi suyun miktarı değil, suyun nasıl kullanıldığıdır. Bilimsel planlama yapılmadığı sürece yağış artışı bile düşük baraj seviyelerini tek başına toparlayamaz.”
KAYNAK / İHA