Çavuşesku dönemi: Bükreş 😌
Balkanların Paris'i olarak bilinen Bükreş'te, Çavuşesku döneminde olanlara biz çok şaşırdık. ⠀⠀
⠀⠀⠀
Şehrin tarihini dinledikçe, Bükreş insanın gözünde farklı bir yere oturuyor. Ülkesini 25 yıl yöneten Çavuşesku'nun izleri silinmeye çalışılsa da, askeri darbe sonrası infaz edilen diktatörün hatıraları ve bıraktığı eserler Romanya'nın son yıllardaki önemli bir gelir kapısı.
⠀⠀⠀
📌 'Halkın Evi'nin hikâyesinden bahsedelim.⠀⠀⠀
1-4
😟👉 Soğuk Savaş'ın sembol isimlerinden Nikolay Çavuşesku'nun en büyük hayali, tüm Rumenlerin karnını doyurabileceği ve aynı zamanda Bükreş'i dünya tarihine yazdıracak bir binanın yapılmasıymış. Rumenler, Pentagon'dan sonra dünyanın en büyük binası olan Parlamento Sarayı'na hâlâ 'Halkın Evi' diyor ve onunla övünüyor. ⠀⠀⠀
2-4
😱👉 700 mimarın görev aldığı binanın yapımı için eski Bükreş'in beşte biri yok edilmiş. Anlayacağınız, şehrin yüzlerce yıllık yapıları, bu bina için yakılıp yıkılmış. Zaman içinde bu saray Romanya lideri için öyle fetiş bir amaca dönüşmüş ki, döneminde 3 milyar dolar gibi bir rakam üstelik halkı açlıktan ölürken inşa edilmiş. Rumen lider, bu yapıya gelir sağlamak için ülke ürünlerinin tümünü ihracata yönlendirince, binlerce Rumen özellikle kış aylarında açlıktan ölmüş. Saraydaki alabildiğine detay, Çavuşesku'nun hırslarına hizmet ederken, 'Halkın Evi'ni bitirebilmek için aldığı dış borçların ağırlaşması, onun sonunu getirmiş. ⠀
3-4
📌 Şimdilerde parlamento binası olarak kullanılan Çavuşesku'nun Sarayı, ülke turizmi için önemli bir gelir kapısı. Şehre gelen turistlerin ilk adresi hatta Bükreş'e gelmek için önemli bir neden. Yapıyı yaklaşık 3 saatte gezebiliyorsun, aynı zamanda Soğuk Savaş'a ve ülkenin tarihine de tanıklık ediyorsun. Yapı, arka kısımdaki parlamento kısmı hariç toplantı, sergi, düğün gibi organizasyonlara kiralanıyor. Halka rağmen halk için yapılan bu binanın hikâyesini dinleyince aslında hiçbir zaman halka ait olmadığı anlaşılıyor.
4-4
