Bosna-Hersek’te savaştan sağ çıkan beş kadın için inşa edilen yapı: House for Five Women
18 AĞUSTOS 2025 , PAZARTESİ 12:00

TEN Studio tarafından, Bosna-Hersek'in Gradačac yakınlarındaki kırsal alanda geliştirilen “House for Five Women" projesi, savaş, şiddet ve sosyal adaletsizlikten sağ çıkan beş kadına barınma imkânı tanımak amacıyla tasarlanıyor. Çevresiyle doğrudan ilişkiye dayanan bir tasarım yaklaşımına sahip bu yapı, bireysel ihtiyaçlara cevap verirken kolektif yaşamı da göz ardı etmeyen bir mimari düzen oluşturuyor.
Projenin başlangıcında Hazima Smajlović'in yaşadığı deneyimler etken oluoyor. Bu sayede yedi yıllık bir iş birliği süreci başlıyor. TEN Studio, Engineers Without Borders ve Vive Žene gibi aktörlerle birlikte, kaynakların şeffaf bir şekilde yönetildiği bir komite yapısı aracılığıyla ilerleyen süreç, yerel halkın da katkısıyla inşa ediliyor.
Geniş ortak alan (yaklaşık 90 m²), bireylerin tek başına karşılayamayacağı ölçekte planlanıyor; hem yazın gölgelik oluşturan bir giriş sunduğu hem de iç-dış arası bir mekân işlevi gördüğü belirtiliyor.
Güney cephede yer alan yirmi adet çift kapı, iç-dış ilişkiyi pekiştirerek yaklaşık 25 metrelik bir eşik oluşturuyor ve böylece manzara içeri taşınıyor. Bu cephe, geleneksel konut tasarımının dışında kalarak, yapının hem yaklaşılabilir hem de kendine özgü bir kimliğe kavuşmasını sağlıyor.
Üst katta, kuzeye açılan hareketli panellerle donatılmış, metal ve ahşap bileşimli bir yapı-strüktür hâlinde tasarlanmış yaklaşık 26 metre uzunluğunda çok işlevli bir hacim bulunuyor. Gıda depolama, konukevi işlevi ya da farklı mevsimsel aktiviteler için kullanılabilecek şekilde düşünülüyor.
Malzeme tercihi ve yüzey uygulamaları; beton, metal ve ahşap gibi hammaddeyi yalın biçimde ortaya koyan, dayanıklı ve doğrudan ifade eden bir estetik benimseniyor. Bu yaklaşım, “rahatlığın radikal biçimde yeniden düşünülmesi"ne işaret ediyor.
Peyzajla ilişki içinde olan yapı, Daniel Ganz'ın tasarımıyla çevresine ağaç dikimleri ve bir gıda bahçesi yerleştirerek adapte oluyor. Cephedeki renkli paneller ise sanatçı Shirana Shahbazi tarafından orada ve yakınlardaki bir boyahanede düzenleniyor. Bu tercih, cepheye sürekli değişen görsel bir dinamizm kazandırıyor.
İçerideki mekân çeşitliliği (özel odalar, ortak mutfak/yaşam/atölye alanı, depolama ve hizmet bölgeleri) özel ve toplumsal yaşam arasındaki dengeleri mimarlık aracılığıyla şekillendiriyor. Kullanılan cephenin non-residans karakteri ve geniş kapılama, yapı-mekân ilişkisini farklılaştırıyor.
Proje, mimarlığı tamamlanmış bir eserden ziyade, dönüşüme açık, yaşayan ve adapte olabilen bir yapı olarak konumlandırıyor. Ev sakinlerinin kalış sürelerini kendi tercihleriyle belirleyebilmesi, arazinin tarımsal amaçla kullanılmaya teşvik edilmesi ve alanın zaman içinde gelişen bir topluluk mekânı hâline gelmesi, bu esnekliğin somutlaşmış yönleri olarak öne çıkıyor.
@ten_studio
📷 @maxdelv @adriendehemptinne