İç savaş dolayısıyla kapalıyız

Lübnan'da 1975'te başlayan gerginlikler ve sonrasında patlak veren iç savaşın en büyük mağdurlarından biri İngiliz menşeili bir otel şirketi olan Holiday Inn'in Beyrut binası oldu.
Lübnan'da 1975'te başlayan gerginlikler ve sonrasında patlak veren iç savaşın en büyük mağdurlarından biri İngiliz menşeili bir otel şirketi olan Holiday Inn'in Beyrut binası oldu.

Üzerinde hâlâ iç savaşın izlerini taşıyan 26 katlı Holiday İni Otel, oteller bölgesi olarak adlandırılan Mina’l Husn Caddesi'ndeki işletmelerin arasına 1974 yılında katılmıştı. Ancak 1975’te patlak veren iç savaş rakipleri arasında parlayan otelin bu yükselişine ket vuracaktı. Bundan önce varlıklı misafirleri ağırlayan lüks odalar, artık keskin nişancılara ve silahlı birliklere mihmandarlık yapıyordu.

Beyrut’un en merkezi caddelerinden biri olan Mina’l Husn Caddesi, 1974 yılında, ışıl ışıl sokakları, çevresini saran lüks otelleri ve dünyanın dört bir yanından gelen sakinleriyle her zamanki gibi capcanlıydı. Bu sene, oteller bölgesi olarak adlandırılan bu caddedeki işletmelerin arasına yeni bir yüz katılmıştı: İngiltere merkezli bir otel şirketi olan Holiday Inn.

1974 yılında açılan Holiday Inn kısa bir sürede çok büyük bir yükseliş gerçekleştirmişti.
1974 yılında açılan Holiday Inn kısa bir sürede çok büyük bir yükseliş gerçekleştirmişti.

Holiday Inn yeni açılmış olmasına rağmen, Ortadoğu’nun Paris’i olarak adlandırılan bu şehre yakışır bir şekilde, bünyesinde Hollywood aktörleri, dünyaca ünlü iş adamları ve siyasilerden oluşan elit bir grubu misafir ediyordu. Ancak, otelin açılışından tam olarak bir yıl sonra ülke genelinde patlak verecek gerginlik, rakipleri arasında parlayan otelin bu yükselişine ket vuracaktı.

Açılışından sadece bir yıl sonra otel büyük bir gerilimin tam manasıyla ortasında kaldı.
Açılışından sadece bir yıl sonra otel büyük bir gerilimin tam manasıyla ortasında kaldı.

1975’de Müslüman ve Hristiyanlar arasında ortaya çıkan çatışmalar ve sonrasında iç savaşa dönüşen bu hadise Beyrut’un gündelik alışkanlıklarını bütünüyle değiştirdi. Özellikle Holiday Inn’in de içinde bulunduğu otel bölgesinin canlı yapısı tamamen kayboldu. Bu sokaklar artık renkli tabelalar yerine, irili ufaklı patlamalar tarafından aydınlanıyor; sokaklarının alışılagelmiş gürültüsü insan kalabalıklarından değil, mermi seslerinden kaynaklanıyordu.

Holiday Inn'i ele geçiren Falanjist Hristiyan grubundan bir asker, tüm o mermilerin arasında ayakta kalmayı başarmış bir piyanoyu çalmaya çalışıyor.
Holiday Inn'i ele geçiren Falanjist Hristiyan grubundan bir asker, tüm o mermilerin arasında ayakta kalmayı başarmış bir piyanoyu çalmaya çalışıyor.

Yaklaşık 15 yıl süren bu iç savaş süresince Beyrut’un otel bölgesi, en yoğun çatışmalara ev sahipliği yaptı. Şehrin en güzel yeri olması sebebiyle kentin ortasına kurulan oteller, konumlarının cazibesinden dolayı çatışan tüm grupların ilgisini üzerlerine çekti. Üstelik şehir Falanjist Hristiyanlar ve Hristiyanların karşısında kalan cephe arasında batı ve doğu olarak ikiye bölündüğünde bu gösterişli oteller tam olarak batı ve doğu Beyrut’un ortasında kalmıştı. Bir çatışmanın tam ortasında kalan tatil mekânları, doğal olarak kendilerini zarar görmekten koruyamadı.

Otel birçok kez farklı gruplar arasında el değiştirdi.
Otel birçok kez farklı gruplar arasında el değiştirdi.

Fakat iç savaş döneminin tüm bu popüler otelleri arasında Holiday Inn’in çatışan gruplar arasında farklı bir yeri vardı. Oteller sadece konumları dolayısıyla ilgilere mazhar olmuyordu. Aynı zamanda geniş ve yüksek yapıları onları keskin nişancıların konuşlanmasına elverişli bir siper yapıyordu.

Yıllar boyunca insanlar tarafından bir dinlenme ve eğlence mekânı olarak algılanan binalar, silahlı grupların gözlerinde sadece bir savaş unsuru olarak algılanıyordu.
Savaşın bitiminin ardından Holiday Inn'in o eski ihtişamından eser kalmamıştı.
Savaşın bitiminin ardından Holiday Inn'in o eski ihtişamından eser kalmamıştı.

26 katlı devasa bir yapı olan Holiday Inn ise çevre otellerin arasında en heybetli olanıydı. Eğer Holiday Inn ele geçirilebilirse, keskin nişancıların oraya mevzilenmesiyle çok büyük bir avantaj elde edilecekti. Zira Holiday Inn’in en üst katlarından Beyrut’un her yeri açıkça görülebiliyordu. Bu motivasyonla hareket eden silahlı gruplar Holiday Inn’i ele geçirmek için birbiriyle yarışır hale geldi.

  • Bundan önce varlıklı misafirleri ağırlayan lüks odalar, artık keskin nişancılara ve silahlı birliklere mihmandarlık yapıyordu. Misafirlerin çehresi değişmişti ama değişmeyen tek bir şey vardı, otel hâlâ misafir yoğunluğu yaşıyordu.
Holiday Inn'i ele geçirmeye yönelik bu yoğun çaba oteli Lübnan iç savaşının bir sembolü haline getirdi.
Holiday Inn'i ele geçirmeye yönelik bu yoğun çaba oteli Lübnan iç savaşının bir sembolü haline getirdi.

Holiday Inn’in çevresinde dönen bu yoğun savaştan büyük bir zarar gördü, silahlı gruplar arasında birçok kez el değiştirdi. İhtişamlı mobilyalar, altın süslemeler, lüks dekorasyonlarla bezenmiş olan otel savaşın bitiminde bir harabeye dönüşmüştü. Sadece bu bölgede gerçekleşen çatılarda binlerce kişi ölmüş, onbinlerce kişi yaralanmıştı. Böylesine hacimli bir çatışmanın merkezinde olan Holiday Inn ise Lübnan iç savaşının sembolü haline gelmişti.

İhtişamın sembolünden, yıkımın sembolüne…
Büyük bir yıkıma uğramış Holiday Inn binası, bugün hâlâ Beyrut'un en işlek caddelerinden birinde ayakta durmaktadır.
Büyük bir yıkıma uğramış Holiday Inn binası, bugün hâlâ Beyrut'un en işlek caddelerinden birinde ayakta durmaktadır.

Bugün Lübnan’ın başkenti Beyrut’a seyahat gerçekleştiren ziyaretçiler, Holiday Inn’in duvarlarındaki mermi izleri, sırtlandığı ağır iç savaş mirasıyla şehrin orta yerinde ayakta durduğunu görebilir. Yıllarca süren çatışmaların oluşturduğu tarifi imkansız acılara delalet eden bir anıt olarak Beyrut’un orta yerinde dikilmektedir.