100 Türk Büyüğü- Nezih Uzel

​100 Türk Büyüğü -Nezih Uzel
​100 Türk Büyüğü -Nezih Uzel

Devranın Demi

Nezih Uzel’i yazacağım. Bu düşünce beni önce şaşırtıyor, aklıma hücum eden soru cevabını beklemeyecek kadar sabırsız: “Nezih Uzel yaşamıyor mu?” 3 Mayıs 2012’ymiş dünyasını değiştirdiğinde, unutmuşum.
Nezih Uzel’i yazacağım. Bu düşünce beni önce şaşırtıyor, aklıma hücum eden soru cevabını beklemeyecek kadar sabırsız: “Nezih Uzel yaşamıyor mu?” 3 Mayıs 2012’ymiş dünyasını değiştirdiğinde, unutmuşum.

Vesile önemli. Bir şeyi yapmak için bir vesile beklemek. Gümrah akan bir hayatın içinde, o canın kendi zamanını kollamasını hissetmek.

Nezih Uzel’i yazacağım. Bu düşünce beni önce şaşırtıyor, aklıma hücum eden soru cevabını beklemeyecek kadar sabırsız: “Nezih Uzel yaşamıyor mu?” 3 Mayıs 2012’ymiş dünyasını değiştirdiğinde, unutmuşum. Bana bir an, İstanbul’u terk edip Sapanca’ya gitmesi gibi geliyor bu. Öyle kendiliğinden, öyle birdenbire ve yerli yerinde.

Hayatının kaçıncı yılında nerede olduğu karışabilir ama uzun bir müddet Özbekler Tekkesi ’nde şeyhi Necmeddin Özbekkangay’ın dizinin dibinde, 1958-1971. Tekkenin “sarı” dervişi.

Süheyl Ünver ’den tezhip, Necmeddin Okyay ’dan hat, Mustafa Düzgünman ’dan ebru tedris ediyor.

Evvel zamanın Nezih Uzel’inin bir haftasını Kudsi Erguner anlatıyor: Pazartesi günleri, şeyhinin oğlunun evine geniş bir ihvanla gidilir ve meclis kurulurmuş: neyler, bendirler, gazeller. Salıları Cahid Gözkan’ın evindeki musiki meclisinde. Çarşamba ve perşembeleri başka meclisler: Şeyh Aziz Çınar ve Arusî cemaati, Eyüp’teki Ümmî Sinan Tekkesi, Kocamustafapaşa’da Sünbül Sinan Dergâhı ve Karagümrük’te Nûreddîn-i Cerrâhî Tekkesi. Cumaları Karaköy Yeraltı Camii’nde namaz eda edilmeden önce, şeyh efendi o gün gelenlere iki yüz elli gramlık su böreği ve bir bardak ayran ikram eder, Üsküdarlı Ali Efendi’den Kur’an kıraatı dinlenir. Cumartesi günü, pazar gününün hazırlıklarıyla şeyhinin dizinin dibinde Özbekler Tekkesi’nde geçer. Pazar, her pazar ayrı bir bayram.

Bu devran, meydanı kuruyor. Orta yere. Sessiz, celalli ve o an olacağı neyse o şekilde olarak. Dönüyor, dönüyor, dönüyor. Ritmi kudümzen tutturuyor.

Bu yazının neden boğazında bir yumru var ve neden kesik kesik, sebebini Özbekler Tekkesi şeyhinin oğlu Ethem Özbekkangay anlatıyor: “Nezih ağabeyi arıyorum. Her gün camiye gidiyorum. En son oturduğu evinin penceresinden bakarken bana gel ve git işaretleri yapardı. Son zamanlarında duruma göre haftada üç veya dört gün uğrardım. Şimdi yine aynı yerlerden geçiyorum. Oralarda hissediyorum Nezih ağabeyi aradığımı. Yani Nezih ağabeyi anlatmakta güçlük çekiyorum.” Evrad devam ediyor, Nezih Uzel yaşıyor.