"Bir ülkede güzel sanat faaliyetleri bir noktaya çıkıyorsa mimarinin geride kalması söz konusu değildir."

AkademisyenSinan Genim

İstanbul'u en iyi bilen mimarlardan Dr. Sinan Genim; mimar olmaya nasıl karar verdiğini, İstanbul'u, kentsel dönüşümü, yeni havalimanını ve daha birçok konuyla alakalı düşüncelerini GZT okurlarıyla paylaştı.

1945 yılında Kuzguncuk’ta doğdu.
1945 yılında Kuzguncuk’ta doğdu.
1963 yılında Haydarpaşa Lisesi’ni bitirdi.
1963 yılında Haydarpaşa Lisesi’ni bitirdi.
Kuzguncuk Kültür Derneği’nin kuruluş aşamasında bulundu, tiyatro çalıştı, liseden sonra bir dönem Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’ne devam etti ama ayrılığa dayanamayıp İstanbul’a döndü.
Kuzguncuk Kültür Derneği’nin kuruluş aşamasında bulundu, tiyatro çalıştı, liseden sonra bir dönem Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’ne devam etti ama ayrılığa dayanamayıp İstanbul’a döndü.
Mimarlık serüveni Türkiye Yüksek Teknik Öğretim Vakfı Işık Mühendislik ve Mimarlık Özel Yüksek Okulu’na girmesiyle başladı.
Mimarlık serüveni Türkiye Yüksek Teknik Öğretim Vakfı Işık Mühendislik ve Mimarlık Özel Yüksek Okulu’na girmesiyle başladı.
DMMA Mimarlık Bölümü Rölöve - Restorasyon Ana Bilim Dalı’ndan yüksek mimar, İstanbul Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Sanat Tarihi Bölümü, Türk ve İslam Sanatları Kürsüsü’nden “İstanbul’un İskanı” konulu tez ile (Ph. D) ünvanını aldı.
DMMA Mimarlık Bölümü Rölöve - Restorasyon Ana Bilim Dalı’ndan yüksek mimar, İstanbul Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Sanat Tarihi Bölümü, Türk ve İslam Sanatları Kürsüsü’nden “İstanbul’un İskanı” konulu tez ile (Ph. D) ünvanını aldı.
1989-1992 ve 2009-2011 İstanbul Koruma Kurulu üyesi olarak görev yaptı.
1989-1992 ve 2009-2011 İstanbul Koruma Kurulu üyesi olarak görev yaptı.
1994’ten beri Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı [TEGV] Mütevelli Heyeti üyesidir.
1994’ten beri Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı [TEGV] Mütevelli Heyeti üyesidir.
Aktif politikayı da düzeyli biçimde denemeyi başarmış, 1989 seçimlerinden günümüze kadar Beşiktaş Belediye Meclisi üyeliği, 1994-1999 arasında da İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi üyeliği yaptı. 1999-2004 yılları arasında Beşiktaş Belediyesi meclis başkanlığı yaptı.
Aktif politikayı da düzeyli biçimde denemeyi başarmış, 1989 seçimlerinden günümüze kadar Beşiktaş Belediye Meclisi üyeliği, 1994-1999 arasında da İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi üyeliği yaptı. 1999-2004 yılları arasında Beşiktaş Belediyesi meclis başkanlığı yaptı.
Evli ve 2 çocuk babasıdır.
Evli ve 2 çocuk babasıdır.

Temel kural herkesi ahlaklı olarak kabul etmektir. Yanlış yapanın o bedeli ödemesi gerekir. Yanlış yapanı değerlendirmemeliyiz ama öbür taraftan daha iyi şeyler yapan insanları da ben niye yapamıyorum o yapıyor diye suçlamaktan kaçınmalıyız. Sizi bekleyen en büyük tehlike budur. Benim geliştiğim, hayata girdiğim dönemde büyüklerimiz, hocalarımız toplumda önderlik eden insanlar bize destek verirlerdi. Derlerdi ki, şöyle yaparsan yanlış olur, şöyle yap, bir ara gel konuşalım. Ama şu anda öyle bir şey yok. Herkes birbirinin yanlışını arıyor. Hep yanlış yapıp duruyor. Bana destek verin, doğruyu yapmak için düşüncelerinizi söyleyin diye bir şey yok. Sen de ona karşı bazı şeyler söylüyorsun.

"Herkes kendi düşüncesini değişmez ve en iyi düşünce olarak değerlendiriyor. Hâlbuki bir arada yaşıyoruz ve hepimizin düşüncesinin bir değeri var. Ama buna rağmen sonunda yapılan şeye karşı 'sen yaptın'oluyor. Hesabı veren sen oluyorsun ve hesabı veren olduğuna göre sana gelen bütün bu eleştiri ve düşüncelerden kendine ait bir şey ortaya çıkartıyorsun. Ben bunu böyle yaptım ama şu nedenlerden deme imkânına sahip oluyorsun."

Bunu da çok anlatmaya gerek yok. Çünkü aklı selim, bu tür handikap taşımayan insanlar, yaptıklarının içinde dolaştıkları, yazdıklarını okudukları zaman sana mutlaka hak vereceklerdir. Ama biz toplum olarak biraz fazla ikiye yarıldık. Sen ne yaparsan yap, senin yaptığınla değil kendi kafasının içinde sana biçtiği değer veya pozisyonla seni değerlendirmeye çalışıyor. Bu yanlış bir şeydir. Bundan kurtulmamız lazım. Çünkü çok genç bir ülkeyiz ve çok genç insanlar geliyor. Bunlar bizden farklı şeyler yapmalıdır. Bizim yaptıklarımıza veya bizim düşündüklerimize aynı şekilde devam ediyorlarsa Türkiye Cumhuriyeti'nin geleceği yok demektir. Her şey yenilenecek, her şey farklı olacak, farklı düşünceler, farklı eylemler, farklı yapılar, farklı eserler ortaya çıkmalı ki yaşadığımızın farkına varalım.

Video: Sinan Genim: “Modern bir camii yapmak istiyorum.”