Trump'tan Kaşıkçı açıklaması: Kesinlikle ölmüşe benziyor

HABER MASASI
Abone Ol

ABD Başkanı Donald Trump, Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın ölmüş olabileceği hakkında "Bana kesinlikle öyle geliyor. Bu çok üzücü. Kaşıkçı öldürülmüşse bunun ağır sonuçları olacak" açıklamasını yaptı. Trump, "Eğer çok büyük bir mucize olmazsa onun (Kaşıkçı'nın) öldüğünü kabul ediyorum. Bu, gelen tüm istihbaratlara dayanıyor." dedi. New York Times gazetesi de Kaşıkçı olayına ilişkin çok konuşulacak bir iddiada bulundu. Gazeteye göre, Suudiler Kaşıkçı olayıyla ilgili Veliaht Prens Muhammed Bin Selman’a yakın istihbaratçı General Assiri'yi suçlamayı planlıyor.

İstanbul’daki Suudi Arabistan Başkonsolosluğu’na girdiği 2 Ekim’den beri kendisinen haber alınamayan Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı’ya ilişkin ABD’den ard arda açıklamalar geldi. ABD Başkanı Donald Trump, Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın ölmüş olabileceği hakkında "Bana kesinlikle öyle geliyor” ifadesini kullandı. Fransa Cumhurbaşkanı Macron da Kaşıkçı konusunda bazı politik ziyaretleri askıya aldıklarını söyledi.

Montana eyaletine hareketinden önce Andrews hava üssünde gazetecilerin sorularını yanıtlayan ABD Başkanı Donald Trump, Kaşıkçı'yı öldürdüklerinin tespit edilmesi halinde Suudiler açısından bunun sonuçlarının "çok ağır" olacağını söyledi. Soruşturmanın sonuçlarını beklediğini ifade eden Trump, Suudi gazetecinin kaybolması konusunda, bunun çok kötü bir durum olduğunu belirtti.

New York Times, Cemal Kaşıkçı'nın katil zanlısı ile Prens Selman'ın yakın ilişkisini belgeledi
Gündem

ABD Başkanı Trump, üç civarında farklı soruşturmadan çıkacak ayrıntıları beklediğini böylece Kaşıkçı'nın kayıplara karışmasının derinine inebileceklerini kaydetti.

Başkonsolosluk bahçesine 'kadavra' köpeği getirildi
Gündem

Suudi liderlerin olayda parmağı olduğunun tespit edilmesi halinde bunun ne gibi sonuçları olacağının sorulması üzerine Trump, "Çok ağır olmalı. Bu kötü, kötü bir durum ama neler olacağını göreceğiz" dedi.

Bu açıklamalarından hemen önce de New York Times gazetesine konuşan Trump, o röportajda da Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın öldüğünü düşündüğünü söyledi. Trump, Kaşıkçı cinayetinde üst düzey bir Suudi rolü olabileceğiyle ilgili farklı kaynaklardan gelen istihbarata güvendiğini belirtti.

Associated Press’ten çarpıcı iddia: Konsoloslukta kanıt bulundu
Gündem

0. ABD Başkanı Trump: Ölmüş olduğuna inanıyorum
ABD Başkanı Trump, Veliaht Prens Muhammed Bin Salman'ın Kaşıkçı’nın ölümünden sorumlu olduğunu söylemektense kaçındı, olayın arkasında kim olduğu konusunda kesin yargılara varmak için hala "biraz erken" olduğunu kaydetti. Bu olayın bütün dünyada yankı uyandırdığına dikkati çeken Trump, “Mucizelerin mucizesi gerçekleşmezse onun ölmüş olduğuna inanıyorum. Bunu farklı taraflardan gelen istihbarata ve her şeye dayanarak söylüyorum” diye konuştu.
0. ABD Dışişleri Bakanı Pompeo: Suudilerin itibarı zedelenir

ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Suudilere, Suudi Arabistan İstanbul Başkonsolosluğu'na girdikten sonra haber alınmayan ve öldürüldüğünden şüphelenilen gazeteci Cemal Kaşıkçı hakkında sert uyarıda bulunmuştu. Pompeo, "Kaşıkçı olayını ciddiye aldığımızı Suudilere de, Türklere de anlattık. Trump, Suudilere soruşturmayı tamamlamaları için bir kaç gün süre verdi. Suudiler ayrıntılı bir soruşturma yürüteceklerini garanti ettiler. " ifadesini kullanmıştı.

Pompeo, Prens Selman'a Kaşıkçı olayında gerçeklerin ortaya çıkarılmaması halinde ülkenin uluslararası itibarının zedeleneceği uyarısında bulunarak, bu konudaki soruşturmanın 72 saat (3 gün) içinde sonuçlandırılmasını istemişti.
0. ABD Başkan Yardımcısı Pence: Bunun sonuçları olur
ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence ise, Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı konusunda bugüne kadarki en sert açıklamasını yaptı. Pence soruşturmanın birkaç gün içinde tamamlanacağına işaret ederek, "Ancak bu bilgi elimize geldiğinde sadece bu bilgiyle yetinmeyeceğiz, bütün delilleri toplayacağız ve sonrasında Başkan bir karar verecek” dedi. Pence, “Bir gazeteci şiddet görerek hayatını kaybettiyse bu bütün dünyada özgür ve bağımsız basına tehdittir. Bunun sonuçları olur” diye konuştu.
0. NY Times: Suudiler General Assiri’yi suçlayacak
New York Times gazetesi, Suudi yetkililerin soruşturmada yapması muhtemel açıklama konusunda bir iddiada bulundu. Gazeteye göre, Suudiler Kaşıkçı olayıyla ilgili Veliaht Prens Muhammed Bin Selman’a yakın istihbaratçı General Assiri'yi suçlamayı planlıyor. Gazetenin iki gün önceki haberine göre, Amerika, Assiri'nin geçen ay gizli operasyonlar için "Kaplan Takımı" kurduğunu öğrenmişti; ancak hedefin kim olduğu bilinmiyordu. New York Times’a konuşan ve Suudilerin planlarına ilişkin bilgisi olan iki kişiye göre, Suudi yetkililer General Assiri’nin Kaşıkçı’nın Suudi Arabistan’da sorgulanması amacıyla yakalanması için Muhammed Bin Selman’dan sözlü onay aldığını ancak Assiri’nin ya kendisine verilen talimatı yanlış anladığını ya da yetkisini aştığını ve Kaşıkçı’yı öldürdüğünü açıklayacak. Gazeteye göre, Suudi gazeteci Kaşıkçı konusunda Trump'ın damadı ve danışmanı olan Jared Kushner  Trump’ı süreç boyunca Muhammed Bin Selman’ın yanında durmaya teşvik etti. Gazetenin iddiasına göre, Kushner, Lübnan Başbakanı'nın kaçırılması, Yemen'de otobüsteki çocukların öldürülmesi gibi Suudi Arabistan’ın daha önceki eylemlerinde olduğu gibi Kaşıkçı konusunda da öfkenin bir süre sonra dineceğini savundu.
0. Macron: Politik ziyaretleri askıya aldık
Fransa Cumhurbaşkanı Macron, Kaşıkçı konusunda olayın aydınlatılmasını beklediklerini belirtti. Macron bazı politik ziyaretleri askıya aldıklarını söyledi. Fransa Cumhurbaşkanı Macron, "(Kaşıkçı konusunda) Olayla ilgili bildiğimiz şeyler aşırı ciddi ve endişe verici" diye konuştu.
0. Kaşıkçı olayı

Suudi reformistler için önemli bir platform olan Al Watan gazetesine katkı veren ve aynı zamanda Washington Post gazetesinde yazılar yazan Cemal Kaşıkçı'dan, 2 Ekim Salı günü resmi işlemler için Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğu'na gittikten sonra bir daha haber alınamamıştı. Emniyet kaynaklarınca yapılan değerlendirmede, Kaşıkçı'nın gittiği Suudi Arabistan Başkonsolosluğu'ndan bir daha çıkmadığı teyit edilirken, başkonsolosluk binasında aynı saatlerde, 2 uçakla İstanbul'a gelen ve aralarında yetkililerin de yer aldığı 15 Suudi vatandaşının bulunduğu, bu kişilerin daha sonra geldikleri ülkelere döndükleri belirlenmişti.