Gazlı içecekler neden ağızda yanma hissi oluşturur?

Gazlı içeceklerin serinletici etkisi çoğu kişi için vazgeçilmez. Özellikle sıcak havalarda açılan bir kutu gazlı içecek, ferahlatıcı bir keyif sunuyor. Ancak bu keyifli anın hemen ardından ağızda beliren o tanıdık “yanma” hissi hepimizin aklına aynı soruyu getiriyor: Bu his neden oluşur? Aslında bu yanma, düşündüğümüz gibi gerçek bir sıcaklık tepkisi değil, vücudun kimyasal bir yanılsamasıdır. Bu yanılsamaya sebep olan ise birçok faktör var. Hadi gelin bu yanma hissinin sebebini inceleyelim.
Gazlı içeceklerin en belirgin özelliği, içlerinde çözünmüş halde bulunan karbondioksit gazıdır. Üretim sırasında bu gaz, yüksek basınç altında sıvıya eklenir ve şişe ya da kutu açıldığında basınç aniden düşer. Bu sırada gaz yüzeye doğru yükselir ve küçük kabarcıklar halinde serbest kalır. Karbondioksit suyla temas ettiğinde “karbonik asit” adı verilen hafif asidik bir madde oluşur. İşte bu asit, dil ve ağız içindeki sinir uçlarını uyararak beyne bir “yakıcı” sinyal gönderir. Yani aslında ağzımızda gerçek bir yanma meydana gelmez, ancak beynimiz bu asidik tepkimeyi yanma olarak yorumlar.
Bu hissin oluşmasında dilimizdeki “trigeminal sinir” büyük rol oynar. Aynı sinir, acı biberdeki kapsaisin maddesine ya da naneli sakızın serinliğine de tepki verir. Yani gazlı içeceklerin oluşturduğu his, aslında acı ya da soğuk gibi diğer duyusal uyarılara oldukça benzer bir mekanizmayla ortaya çıkar. Beyin, bu tür kimyasal uyarıları genellikle sıcaklıkla ilişkilendirir; bu nedenle biz de o karıncalanma ve batma hissini “yanma” olarak tanımlarız.
Gazlı içecekler genellikle soğuk tüketildiği için bu his daha da belirginleşir. Soğukluk, sinir uçlarının duyarlılığını geçici olarak artırır; karbondioksitin oluşturduğu asitlenmeyle birleştiğinde de ağızda keskin ama aynı zamanda ferahlatıcı bir etki yaratır. Bu etki, özellikle boğaz kısmında hissedilir çünkü içecek yutulduğu anda gaz kabarcıkları hızla açığa çıkar ve mukozaya temas eder.
Aslında bu hafif yanma, yalnızca fizyolojik bir tepki değil, aynı zamanda tat algısını da etkiler. Karbonik asit, tat alma duyusunu kısa süreliğine uyararak içecekteki aromaları ve şeker dengesini daha belirgin hale getirir. Yani o hafif yakıcı his, içeceğin lezzetini tamamlayan bir unsur haline gelir. Ancak bu durumun bir dezavantajı da var. Asidik yapıya uzun süreli ve sık maruz kalındığında diş minesine zarar verebilir. Bu yüzden gazlı içeceklerin keyfini çıkarırken ölçüyü korumak her zaman en doğrusudur.
Bu yazının başlığı yazardan bağımsız editoryal olarak hazırlanmıştır.