Kült bir lezzet: Sezar salatanın hikayesi

Bize kalırsa tam anlamıyla bir öğün yerine geçen Sezar salata en doyurucu ve en lezzetli salata çeşitlerinden biri. Bu sebeple bu yazımızda dünya mutfağının en sevilen lezzetlerinden biri olan Sezar salatayı mercek altına alalım ve hikayesine hep birlikte göz atalım istedik. Sezar salatanın adını nereden aldığını ve ortaya çıkış hikayesini öğrenme vakti
Salatalar, hem oldukça sağlıklı hem de oldukça pratik olduğundan günlük hayatımızda da kendine bir öğün olarak dahi yer bulmaya başlamış durumda. Öyle ki salatalar genellikle yemeklere eşlik eder konumda iken artık başlı başına bir öğünü karşılaması da bizleri klişe salata tariflerinin tekerinden çıkarıp farklı lezzetlere merhaba demeye iten bir durum.
Salatalar, sofralarımızın olmazsa olmazları. En güzel yemeklerin en yakın arkadaşları, sofra bir puzzle ise onu tamamlayan en önemli parçaları. Salatanın bizim için ifade ettiklerini saymaya kalkarsak bu yazı büyük ihtimal Manas Destanına dönüşecek ve asla bitmeyecek. Bu sebeple övgülerimizi bu noktada kesme kararı verdik :)
Sezar salatanın hikayesi

Genellikle Sezar salatanın adını İmparator Julius Caesar’dan aldığı düşünülse de bu bir varsayımdan fazlası değil. Sezar salatanın adını bir Caesar’dan aldığı doğru ama bu Caesar; profesyonel bir aşçı olan Caesar Cardini. Caesar Cardini; 1896 yılında İtalya’da doğmuş lakin I. Dünya Savaşı’nın hemen ardından ailesiyle birlikte Amerika’da San Diego’y yerleşmiş ünlü bir şef. Cardini, Amerika’ya yerleştiği zamanlarda yani takvimler 1920’leri gösterdiğinde Amerika’da süregelen alkol yasakları sebebiyle restoranını Tijuana’da yani Meksika’nın Amerika sınırında açmaya karar vermişti. Çünkü o dönem Amerikalılar kendi ülkelerindeki alkol yasakları sebebiyle Tijuana’da ki restoranları sıklıkla tercih ediyorlardı.
İşte Sezar salatanın doğuşu da tam olarak Cardini’nin Tijuana’da açtığı Hotel Casesar’s Palace’da gerçekleşti. Takvimler Amerika’nın ‘Bağımsızlık Günü’ olarak yıllardır coşkuyla kutladığı 4 Temmuz’u gösterdiğinde günümüzde dünyanın en kült lezzetlerinden biri olarak kabul gören Sezar salata oldukça ilginç bir hikayeyle birlikte dünya mutfak literatüründe yerini aldı.
Hotel Casesar’s Palace’ın sahibi ve şefi olan Caesar Cardini; 4 Temmuz kutlamalarının yapıldığı hafta otelinde ve restoranında daha önce ağırlamadığı kadar misafir ağırladı ve açıldığı günden yana geçirdiği en yoğun gününü yaşadı. Hal böyle olunca yaşanan yoğunluğa bağlı olarak kilerdeki malzemelerin tümü tükenme noktasına geldi ve bu durum karşısında ne yapacağını bilemeyen Caesar Cardini kilerde kalan son malzemelerin tümünü kullanarak misafirlerini aç bırakmamak adına tüm yeteneğini konuşturarak bugün dünyanın en sevilen salata çeşitlerinden biri olan Sezar salatayı oluşturdu ve tüm dünya bu salatayı ’Caesar Salad’ olarak benimsedi.