Fransa'nın Cezayir'de yürüttüğü nükleer denemelerin etkisi hâlâ devam ediyor

BM’nin nükleer silah sahibi olmasına izin verdiği 5 daimi üyeden biri olan Fransa, ilk atom bombasını 1960’ta üretmiş ve Güney Cezayir çöllerinde denemişti. Cezayir bağımsızlığını kazanmasına rağmen, Cezayir Bağımsızlık Savaşı’nda fedakârlıklarda bulunan değil, Fransa ile iyi ilişkilere sahip isimler iktidara geldi. Böylece Fransa 1962’de Cezayir yönetimiyle yaptığı anlaşmayla Güney Cezayir’de nükleer denemelerde bulunmaya devam etme hakkı kazandı.
BM’nin nükleer silah sahibi olmasına izin verdiği 5 daimi üyeden biri olan Fransa, ilk atom bombasını 1960’ta üretmiş ve Güney Cezayir çöllerinde denemişti. Cezayir bağımsızlığını kazanmasına rağmen, Cezayir Bağımsızlık Savaşı’nda fedakârlıklarda bulunan değil, Fransa ile iyi ilişkilere sahip isimler iktidara geldi. Böylece Fransa 1962’de Cezayir yönetimiyle yaptığı anlaşmayla Güney Cezayir’de nükleer denemelerde bulunmaya devam etme hakkı kazandı.

Fransa’nın, sömürge döneminde Cezayir topraklarındaki Sahra Çölü'nde yaptığı nükleer denemelerin radyoaktif kalıntıları, hem sağlığı hem de çevreyi hâlâ olumsuz etkiliyor.

Fransa'nın 1960-1966 arasında Cezayir'de yürüttüğü 17 farklı atmosferik veya yer altı nükleer testin yol açtığı çevresel tahribat ve radyasyonun insan sağlığı üzerindeki olumsuz etkileri hâlâ devam ediyor.

Ortadoğu Araştırmaları Merkezi (ORSAM) Afrika uzmanı Kaan Devecioğlu, Fransa'nın Cezayir'de yürüttüğü nükleer bomba deneylerinin etkilerini değerlendirdi. Devecioğlu, 1960'lı yıllarda Fransa'nın Cezayir'de yürüttüğü nükleer denemelerin etkilerinin bölgede ve komşu ülkelerde hala hissedildiğini belirterek, şöyle devam etti:

  • "Cezayir'de 2019-2021 arasında görev yapan Dışişleri Bakanı Sabri Bukadum, 'Fransa'nın Cezayir Sahrası'ndaki Reggane bölgesinde gerçekleştirdiği nükleer denemelerin Hiroşima'ya atılan atom bombasının 3-4 katına eş değer olduğunu' açıkladı. 17 farklı nükleer patlamanın etkileri, bugün Cezayir başta olmak üzere Libya, Tunus, Mali, Fas gibi çevre ülkelerde de devam ediyor. Denemelerinin yapıldığı yıllara göre insan sağlığına zararları kısmen azalsa da hâlâ risk teşkil ettiği söylenebilir."
1960'larda Fransız sömürge rejimi tarafından gerçekleştirilen nükleer bomba testleri, Cezayir Sahra'nın manzaralarının ve yaşamlarının geri dönüşü olmayan bir şekilde kirlenmesine neden oldu.
1960'larda Fransız sömürge rejimi tarafından gerçekleştirilen nükleer bomba testleri, Cezayir Sahra'nın manzaralarının ve yaşamlarının geri dönüşü olmayan bir şekilde kirlenmesine neden oldu.

Patlamalar sonucu ortaya çıkan toz bulutunun Gana ve Nijerya'ya ulaştığını, 2021'de de İberya Yarımadası'nı etkisi altına alan basınç ve yoğun hava dalgalarıyla Afrika'dan Avrupa'nın çeşitli noktalarına toz bulutu olarak taşındığını kaydeden Devecioğlu sözlerine söyle devam etti:

  • "Toz bulutunu oluşturan kum tanelerindeki radyasyon incelendiğinde Fransa'nın nükleer denemelerinde kullandığı radyoaktif Sezyum-137 maddesi tespit edildi."
Fransa Cumhurbaşkanı Charles de Gaulle, ilk testin ardından General Charles Ailere'ye askerî bir onur takdim etti.
Fransa Cumhurbaşkanı Charles de Gaulle, ilk testin ardından General Charles Ailere'ye askerî bir onur takdim etti.

"Çocuklar hala sakat doğuyor"

Devecioğlu, Fransa'nın, 1960-1966 arasında başkent Cezayir'den 1200 kilometre uzaklıktaki Reggane kasabası yakınlarında yer alan dağ tünellerinde 17 atmosferik veya yer altı nükleer testi gerçekleştirdiğini aktararak, bu denemelerden 11'inin Cezayir'e bağımsızlığını kazandıran1962 Evian Anlaşması'ndan sonra yapıldığını dile getirdi.

Cezayir resmî haber ajansı APS'nin 2012'de yaptığı tahmine göre, 1962'de yapılan nükleer denemelerin en az 30 bin Cezayirliyi hasta ettiğini ifade eden Devecioğlu, bugün bölgedeki çocukların radyoaktif kirlilik nedeniyle hâlâ sakat doğduğunu söyledi.

General Jean Bastien-Thiry'nin Aralık 1960'ta Reggane'de patlama hakkında gazetecilere konuşurken çekilmiş bir fotoğrafı.
General Jean Bastien-Thiry'nin Aralık 1960'ta Reggane'de patlama hakkında gazetecilere konuşurken çekilmiş bir fotoğrafı.

Devecioğlu, bölge halkının kronik solumum hastalığı ve belli göz hastalıklarını taşıdığına dikkati çekerek, şunları dile getirdi:

  • "1970'li ve 80'li yıllarda bölge ve çevresinde yaygın biçimde görülen kanserin daha sınırlı seviyede hâlâ devam ettiği biliniyor. Nükleer atıkların bugün belli noktalarda varlığını koruması, altyapı sorunlarına yol açıyor, tarım ürünlerine zarar vererek gıda sağlığını tehlikeye atıyor. Cezayir hükümetinin, bu nükleer atıkların yerinin tespiti için attığı adımlar var. Yer altı suları ve bitki örtüsü, nükleer denemelerden olumsuz etkilendi ve tahrip oldu. Tespit edilen noktalardaki yüksek radyasyon seviyesine karşı bölgedeki nüfusu dağıtarak muhtemel zararların asgariye indirilmesi amaçlanıyor."

Fransa, Cezayir'in tazminat taleplerini karşılık vermiyor

Cezayir'in nükleer atıkların yerlerinin belirlenmesini, felâket mağdurları ve sakatlananlara tazminat ödenmesini istediğine dikkati çeken Devecioğlu, Fransa'nın nükleer denemelerle direkt ya da dolaylı zarar verdiği 100 bin kişiye tazminat ödemekten kaçındığını vurguladı.

1960 ve 1966 yılları arasında, Fransız sömürge rejimi, sömürgeleştirilmiş Cezayir Sahra'da 17 nükleer bomba patlattı ve diğer nükleer teknolojileri ve silahları test ederek, Güney Avrupa dahil olmak üzere Afrika ve Akdeniz'e radyoaktif serpinti yayarak ve geri dönüşü olmayan kirlenmeye neden oldu. Böylece Fransa, özel nükleer silahlar kulübüne girdi ve Amerika Birleşik Devletleri, Sovyetler Birliği ve Birleşik Krallık'tan sonra kitle imha silahlarına sahip dördüncü ülke oldu.
1960 ve 1966 yılları arasında, Fransız sömürge rejimi, sömürgeleştirilmiş Cezayir Sahra'da 17 nükleer bomba patlattı ve diğer nükleer teknolojileri ve silahları test ederek, Güney Avrupa dahil olmak üzere Afrika ve Akdeniz'e radyoaktif serpinti yayarak ve geri dönüşü olmayan kirlenmeye neden oldu. Böylece Fransa, özel nükleer silahlar kulübüne girdi ve Amerika Birleşik Devletleri, Sovyetler Birliği ve Birleşik Krallık'tan sonra kitle imha silahlarına sahip dördüncü ülke oldu.

Devecioğlu, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un, Temmuz 2020'de "Sömürge Tarihi ve Cezayir Savaşı" konusunu araştırmak için komisyon görevlendirdiğini anımsatarak, "Yapılan araştırmalar sonucu Ocak 2021'de Cumhurbaşkanı'na rapor teslim edildi ancak Macron, sömürge dönemine ilişkin herhangi bir şekilde özür dilemeyeceğini açıkladı. Bu Cezayir'de ciddi tepkiyle karşılandı." şeklinde konuştu.

Fransız General Jean-Thiry, 1960'ta Cezayir Sahra'da 3. Fransız nükleer deneme patlamasını tetikleyen düğmeye basıyor.
Fransız General Jean-Thiry, 1960'ta Cezayir Sahra'da 3. Fransız nükleer deneme patlamasını tetikleyen düğmeye basıyor.

Fransa'nın, Ocak 2023'te katı tutumunu yumuşatıp sömürge dönemi arşivlerinin teslimini hızlandırma ve Cezayir Sahra Çölü'nde yaptığı nükleer deneme atıklarını temizleme vaadinde bulunduğuna değinen Devecioğlu, sözlerini şöyle tamamladı:

  • "Sömürge döneminde ülkenin doğu ve batı sınırlarına yerleştirilen milyonlarca mayının 8 milyon kadarını Cezayir imha etti ve 62 bin hektar tarım arazisini temizledi. Bu dönemde çok sayıda sivil zarar gördü, hayatını kaybetti veya sakat kaldı. Cezayir hükümeti, mayınlardan zarar gören kişilere sosyal ve psikolojik destek sağlamak için kapsamlı programlar başlattı."