Kakofoni nedir?

Kakofoni nedir?
Kakofoni nedir?

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İl Başkanları Toplantısı'nda yaptığı konuşmasından "Benim teşkilatımdan isteğim Cumhur İttifakımıza kimse gölge düşürmeye kalkmasın, tam aksine dayanışma içinde olacağız. Genel Merkezimizin aldığı kararlara hepimiz uyacağız, herkes kendine göre bir şey uydurmaya kalkarsa bunun adı kakofoni olur" dedi. Erdoğan'ın kakofoni kelimesini kullanması, kakofoni kelimesi nedir? Ne demektir? kelimelerini en çok aranan kelimelerden biri haline getirdi. Peki kakofoni ne demektir?

Kakofoni hakkındaki açıklamalar

Kakofoni kelimesine Türkçe"de "kakışma" diyoruz... "

kakafoni - kakofoni

Bir araya gelen ses, hece veya kelimelerin birbirleriyle uyuşamayarak kulağa hoş gelmeyen bir etki yapması hali (Kakışık, Mütenafir, Caco-phone)" (TDK Sözlüğü).

Kakofoni, ses uyumsuzluğu, her kafadan bir ses çıkması gibi tanımlanır.

Ancak o sesler birbirine uymaz...

O sesler kendi arasında bir melodi yaratmaz...

Dahası, kimin ne dediği anlaşılmaz...

Bu durum, tek kişinin ağzından çıkan uyumsuz ve anlaşılmaz hecelerden veya sözcüklerden oluşabileceği gibi; çok kişinin bir arada konuşmasından da meydana gelebilir.

Televizyon ekranlarında sergilenen tartışma programlarında sıkça karşılaştığımız tablolar cümlesindendir bu durum...

  • Kubbealtı Lügatı, 'Ses itişmesi, tenafür' demiş. TDK Sözlüğü ise 'Ses uyumsuzluğu'.
  • Yani? Hani bazen, aynı anda herkes kafasına göre konuşur da ortaya anlamsız bir ses yumağı çıkar ya... İşte öyle bir şey.

Kakofoni ne demektir? Örnek

kakofoni veya cacophony: Arka-planda fazla gürültünün bulunması nedeniyle iletilmek istenen mesajın (ses) etkin biçimde algılanamaması sorunu..

Örnek olarak dinlediğiniz radyo frekansının parazit yapması sonucu hiçbir şey anlamamanız, statlar gibi gürültülü ortamlarda insanların birbirleriyle genellikle sesli iletişim kuramamaları (birlikte söylenen şarkı veya tezahüratlar hariç) verilebilir.

Tenafûr (Kakofoni) / Dil Yanlışları

Tenafür, bir kelime veya kelime grubundaki seslerin telâffuz bakımından birbirleriyle uyuşamaması, kulağa hoş gelmeyen bir izlenim yaratmasıdır. Böyle sözlere “mütenafir” denir. Bazı seslerin birbirine yakın olması, hem telâffuzda güçlük yaratır, hem de kulağa hoş gelmez. Bu gibi durumlarda dil bazen kendi kendine tedbir alarak tenafürü önler. Meselâ “ufak, küçük, büyük” gibi kelimeler küçültme eklerini alınca “ufacık, küçücük, büyücek” şekillerine girer, “k” düşmese ve kelimeler “ufakçık, küçükçük” şeklinde olsaydı hem telâffuz güçleşecek, hem de kulağa hoş gelmeyecekti.

“Azcık” yerine “azıcık” “bircik” yerine “biricik” denmesi de tenafüre karşı dilin kendi kendine uyguladığı bir tedbirdir, “z, s, ş, j, c, ç” gibi seslerin arka arkaya gelmesi tenafür yaratmakta, dil bu seslerin arasında bir ünlü türeterek tenafürü önlemekledir. Yeni türetilen “sözcük” kelimesinde “z, c” sesleri arka arkaya geldiği için tenafür vardır. Hele “Bana bir kelimecik lütfeder misiniz?” cümlesinde “kelime” yerine “sözcük“ü kullanarak “Bana bir sözcükçük bağışlar mısınız?” denirse tam bir tenafür meydana gelir.

Dil, kulağı tırmalayan sesleri bazen manaca olumsuz kelimelere ayırarak, ses ile mana arasında bir çeşit uyum meydana getirir. Meselâ, arka arkaya gelince kulağı tırmalayan “p, t” sesleri umumiyetle manası hoş olmayan kelimelerde bulunur: sapıtmak, çaput, kaput. Bundan dolayı “eser” gibi anlamı çok müspet olan bir kavram yerine “yapıt” demekte tenafür vardır.

Mütenafir kelimelere birkaç örnek verelim: nesterenleşmiş, koşullaştırılmışhk, olasılıklı, bilinçlilik, batılılaşmıştık, Önceliklilik, biçimsellieştirilebilirlîk.

Yalnız tek kelimede değil, arka arkaya gelen kelimelerde de tenafür bulunabilir: Fikr ü mekr ü zikr ü herk, basınçölçer, Iştaş pasajı, bu biçim işleyiş içinde, çok şaşacaktır.

Çocuklar arasında söylenen yanıltmacalar tenafürün en aşırı örnekleridir: Bir dalda bir kartal dal tartar kartal kalkar; üç tas has hoşaf.

Bugünün gazete manşetleri için tıklayın >