İslâm'ın zafer anıtı: Kutub Minar

Kutub Minar, yaklaşık 900 yıllık bir anıt eser.
Kutub Minar, yaklaşık 900 yıllık bir anıt eser.

Yeni Delhi semalarını süsleyen bu anıtsal eser, Hindistan'daki Müslüman egemenliğinin en görkemli eserleri arasında gösteriliyor. 1193 yılında inşasına başlanıp 1197 yılında tamamlanan “Kuvvetü'l-İslâm Cami”, yani İslâm’ın Kuvveti Camii’nin günümüze sadece kalıntıları ulaşmıştır. Ancak buna rağmen ihtişamını kaybetmiş değildir. Başta Kutub Minar olmak üzere çok geniş bir kompleks olarak ziyaretçilerin ilgisini çekmeye devam etmektedir.

Kuvvetü'l-İslâm Camii’nin geniş avlusu içerisinde konuşlanan Kutub Minar, Hindistan’ın başkenti Yeni Delhi’de en çok ziyaret edilen yerlerin başında geliyor. Yeni Delhi semalarını süsleyen bu anıtsal eser, Hindistan'daki Müslüman egemenliğinin en görkemli eserleri arasında gösteriliyor. Orta Çağ’ın ünlü gezgini İbni Batuta Kutub Minar için "diğer İslâm topraklarında bir benzeri bulunmayan dünyanın harikalarından biri" olarak söz eder.

Kutub Minar, 73 metre yüksekliğe sahip bir abide.
Kutub Minar, 73 metre yüksekliğe sahip bir abide.

Kutub Minar’ın yapımına Delhi-Türk Sultanı Kutbettin Aybek tarafından 1192'de başlanılmıştır. Beş katlı olan minare İl-Tutmuş tarafından tamamlanmıştır. Günümüzde Eski Delhi adı verilen ve Hindistan’da Kutbettin tarafından kurulan ilk Müslüman şehri Delhi, 1193 yılında sultanlığın başkenti yapılmıştır. Delhi'de 1193 yılında inşasına başlanıp 1197 yılında tamamlanan “Kuvvetü'l-İslâm Camii” yani İslam’ın Kuvveti Cami’nin günümüze sadece kalıntıları ulaşmıştır. Ancak buna rağmen ihtişamını kaybetmiş değildir. Başta Kutub Minar olmak üzere çok geniş bir kompleks olarak ziyaretçilerin ilgisini çekmeye devam etmektedir.

Sultan İl-Tutmuş'un gösterişli kabri, Kutub Minar kompleksinin içinde yer alıyor.
Sultan İl-Tutmuş'un gösterişli kabri, Kutub Minar kompleksinin içinde yer alıyor.
  • Kutub Minar, geometrik formlarının oluşturduğu simetri ve yazı kuşaklarının harmonisiyle Hindistan’daki İslâm mimarisinin köklü geçmişini gözler önüne seriyor.

Mimari açıdan eşsiz bir yapıda olan Kutub Minar’ın yüksekliği yetmiş üç metre, çevresi ise üç metreye yakındır. Yukarıya doğru gittikçe çevre genişliği daralan minarenin dışı yivli olup ilk bölümde yirmi dört yuvarlak ve düz yiv vardır. Diğer bölümlerinde ise yivler yuvarlaktır. Yapımında yoğunlukla kırmızı kum taşı ve mermer kullanılmıştır. Dört şerefesi bulunan Kutub Minar’ın her bölümde şerefelerine açılan birer kapısı vardır.

Kutub Minar'ın detaylı taş işçiliği, görenleri hayran bırakıyor.
Kutub Minar'ın detaylı taş işçiliği, görenleri hayran bırakıyor.

Aradan geçen asırlar boyunca sayısız ekleme, uzatma ve genişletmeye maruz kalsa da abidevi özelliğini kaybetmemiştir. Selçuklu, Gurlu ve Gazneli mimarisinin izlerini taşıyan eser, Delhi-Türk Sultanlığı’nın şaheseri olarak ihtişamını koruyor. Müstakil bir yapı halinde ortaya konulan Kutub Minar, İslâm’ın Hindistan’daki zaferinin sembolü olarak kabul ediliyor.