Her şeye rağmen futbol: Ünlü yönetmen Memduh Ün’ün hiç bilinmeyen futbolculuk yılları
95 yaşında hayata veda eden ünlü yönetmen Memduh Ün, gençlik yıllarında profesyonel olarak futbol oynamış, 1940-1941 sezonunda Beşiktaş'ı şampiyon yapan Baba Hakkı'lı kadroda yer almıştı. 70 küsür yaşına kadar fiilen futbol oynayan ünlü yönetmen, futbolculuk yıllarını kendisinin kaleme aldığı “Futbolcudan Yönetmen: Memduh Ün” adlı anı kitabında anlatıyor.
Memduh Ün denince akla ilk ne gelir? Tabii ki sinema. 16 Ekim 2015 tarihinde 95 yaşında hayata veda eden usta yönetmenin, ardında bıraktığı onlarca film, ödül, ufkunu açtığı yüzlerce öğrenci ve 48 yıl boyunca hayat arkadaşlığın yapan usta oyuncu Fatma Girik gelir akla. Memduh Ün, 1948 yılındaki “Damga” filmiyle başlayan sinema kariyerine atılmadan önce futbol 30’yılların sonu ve 40’lı yılların başında futbol oynamıştı.
Sırasıyla Vefa, Langaspor, Galataspor, Kurtuluş gibi takımlarda forma giyen Memduh Ün, 1940-1941 sezonu öncesi takımı gençleştirmek adına hamleler yapan Beşiktaş’a transfer oldu. Beşiktaş, o sezon Yavuz Üreten, Şükrü Gülesin, Sabri ve Mustafa Gençsoy biraderler gibi efsaneleri de transfer etmişti. Bu transferler tam yerinde olmuş ve eski-yeni futbolculardan bir karma oluşturan Beşiktaş, tüm maçlarını kazanarak, üstüne üstlük bir de gol rekoru kırıp İstanbul Ligi şampiyonu olmuştu.
Memduh Ün, sezon öncesi yapılan hazırlık kampında iyi bir performans sergilemesine rağmen sakatlık ve tıp eğitimi yüzünden çok az forma giyebildi o sezon Beşiktaş’ta. Yine de gazetelerin şampiyonluk şerefine verdikleri Beşiktaş kadro tablolarında kendine yer bulabilmişti.
Memduh Ün 2006 yılında Atilla Dorsay’a verdiği röportajda o yılları şöyle anlatmıştır:
- "İyi futbolcuydum. Beşiktaş’ı o yıl şampiyon yapan ekibin içindeydim. Daha öncesinde Ankara karmasında, Çukurova formasında oynamış, milli takım seçmelerine katılmıştım. Ama hep amatördüm. Bir yandan maliyede, belediyede, elektrik idaresinde filan çalışırken, öte yandan futbol oynardım. Kulüp iş verir, ama para vermezdi”. Dünya Kupası’nı izlerken, Fatma’nın deyimiyle ‘içine düşüyor’muş. Ve bunca yıllık sinemacılığına rağmen, “Sinema mı, futbol mu?” deyince, “Her şeye rağmen futbol,” diyor."
O dönemde bir yandan da Maliye’de memur olarak çalışan Memduh Ün’ün aylık kazancı 32 liraymış. Beşiktaş’ta şampiyon takımın futbolcusu olmasına rağmen kazancı önceleri yalnızca bir pardesü ve Beşiktaş’ın en iyi lokantası Ehl-i Tabiat’da yenen maç günü yemeğiymiş. Ancak sonradan bazı takım arkadaşlarının kulüpten para aldığını öğrenince o da 20 lira maaş bağlatmıştır kendine.